Kemal - AFYONKARAHİSAR
Selam, benim adım, Kemal. Ben lise mezunuyum ve işsizdim, ailemin ısrarları ve onlara yük olmak istemediğimden dolayı işe girmek istedim ve iş aramaya başladım. Sonunda fabrikada kendime göre bir iş bulabilmiştim. Hemen alıştım ve arkadaşlık edindim. Bu böyle 1-2 hafta sürdü, patronumun kızı da iş çıkışı babasını işyerinden almaya geliyordu, kız çok güzel, bakımlı, araba sürüyor, yetenekli birisi. Ben ona âşık oldum ve her fırsatta konuşmaya başladım, akşamları iş çıkışı mutlaka konuşuyor, neleri sevip sevmediğini öğreniyordum. Cuma günü iş çıkışı onu hafta sonu sinemaya davet ettim, kabul etti ve çok güzel vakit geçirdik, fakat bu arkadaşça bir zamandı ve ben ona aşkımı itiraf etmeyi düşündüm. Zaman geçti ve kafeye gittik, yemeğimizi yedik, biraz vakit geçirdik ve ben sormaya tedirgin, bir o kadarda heyecanlıydım. Tüm cesaretimi topladım ve onu sevdiğimi söyledim, bana kızdı ve sevgilisi olduğunu, kendisinin benden zengin olduğunu söyleyip oradan ayrıldı. Benim bu duruma gururum kırıldı, fakir olmakta zengin bir kızı sevmekte suç değil ki diye düşündüm ve onu elde edip kendimi ona kanıtlayacaktım. Her türlü şeyi denedim ama aşık etmeyi başaramadım, hatta o günden sonra benden uzaklaştı ve doğru düzgün konuşmuyordu bile. Benim onu elde etmem lazımdı ve her şeyi yapa bilirdim. Gece kafamı yastığa koydum ve aklıma amcam geldi, yengemden soğumuştu ve yengem onu büyü ile tekrardan kendine aşık etmişti. Bende neden olmasın diye düşünüp yengemle konuştum, ondan bu hocanın numarasını aldım, biraz telefonla konuştuktan sonra beni yanına çağırdı ve yüz yüze konuştuk. Cüzi bir fiyata bu işi başardı, şu an kız bana körkütük aşık. Arkadaşlar sizlerde gönül rahatlığı içinde hocaya inana güvenebilirsiniz. Kendisi dürüst ve işini düzgün bir şekilde yapıyor.
Aykut - HATAY
Merhaba benim adım, Aykut. Sizde kendinizi beğen miyomusunuz, kesinlikle öyle düşünmeyin. Bende fiziksel özelliklerimi sevmiyordum, kendimi çirkin, birisinin sevemeyeceği bir kişi olarak görüyordum. Ama her insan gibi bende âşık oldum. Zaten benim bu düşüncelerimi de sağlayan kişi o kızdı. Ben ona âşık olmuş ondan başka bir şeyi gözüm görmüyordu. Fakat ne yaparsam yapıyım onun ilgisini çekemiyordum. Kız çok güzel ve birazda havalı birisi. Açılmaya karar verdim ve yanına gidip onu sevdiğimi söyledim. Kız kendini beğenmiş birisi olduğundan beni reddetti ve arkadaşlarımın içinde dalga geçip beni rezil etti, ben bu duruma üzüldüm ve hırs mı, aşk mı bilmiyorum ama onu kendime aşık etmeyi kafaya koyup güzel bir araştırmadan sonra bu hocayı buldum ve kızı kendime aşık ettim. İlişkimizden 2-3 ay sonra ben ona karşı sevgimi kaybetmiştim ve artık ondan hoşlanmıyordum. Bu büyüyü yaptırdığıma pişman oldum ve bozdurmaya karar verdim. O sırada bir kız benden hoşlanıyordu ve bende ona karşı boş değildim. Hem onun için hem de kendime aşık ettiğim kıza âşık olmadığım için tekrardan bu hocaya büyüyü bozdurdum. Şu anda da mutlu bir ilişkim var, sonradan düşündüğümde sorun benim fiziksel özelliklerimde değil, kızın benden hoşlanmaması ve havalı olmasından kaynaklıymış bunu anladım. Arkadaşlar bu yorumu okuduysanız hocaya rahatlıkla güvene bilirsiniz büyüyü bozdurmamın nedeni benim pişmanlığım, hoca işini gayet başarılı yapıyor. Diğer hocaların dolandırıcı olma ihtimali gayet yüksek, fakat bu hoca dürüstçe ve cüzi bir miktara bu işi yapıyor.
Bircan - BALIKESİR
birini çok seversiniz de bir türlü karşılık bulmazsınız ya aynı sorunu bende yaşamıştım. telapati yolu ile aşk konusunda bir çok şey okumuştum kişinin zihnine girmek ve kendinizi ona sevdirmek gibi bir takım bilim kurgu şeyleri ama gerçek olacağına kimse inanmaya bilir ama agah hocam bunu başaran nadide insanlardan birisi bence. Bir kızı çok seviyordum aynı yerde çalışıyorduk ama bana o yönlü bakmıyordu ama agah hocam bunu 21 günde tersine çevirdi şimdi nişanlıyız.
Murat - SAMSUN
Gecen yıl boşandım ama eski eşim bir türlü yakamı bırakmadı kendisini sevmediğimi ve olmayacağını söylediğim halde peşimi bırakmıyordur. Bir erkek için bu onure eden bir şey olsa da sevmediğiniz birinin sizi sürekli arması mesaj yazması bir noktadan sonra çileden çıkarıyor. Arkadaşlarımdan biri bana agah hoca ile konuş bu sorununa kesin çözüm onda dediğinde baya gülmüştüm ama gerçek olduğunu onla konuştuktan sonra anladım Allah senden razı olsun hocam
Selvi - SAKARYA
hocam senin sayende kocam yeniden evine ve bize bağlandı senden önce o kadar medyum ile konuştum ki vakit kaybından başka bir şey değillerdi sen kısa bir zamanda bana kocamı yeniden bağladın evliliğimizi kurtardın. Arkadaşlar Agah hocam gerçekten çok iyi bir hoca ve yapmış olduğu işlemlerde kesinlikle başarılı. Agah hocadan önce bir çok medyum ile çalıştım ama hepsinin yalancı olduğunu anladım agah hoca bende medyumlar arasında bir numara.
Sevgi - NEVŞEHİR
Aşkın ne kadar acı olduğunu benim gibi karşılıksız bir şekilde yaşayan insanlar çok daha iyi bilirler. Birine platonik olarak aşık olmak ve ona açılamamak çok kötü bir olay. Her neyse yaklaşık 1 ay önce arkadaşım bana hoca hakkında bazı şeyler söyledi bende oha felan dedim inanmadım yani yinede arayıp sorunumu anlatarak ne yapmam gerektiğini sordum. Agah hoca bana isterseniz o kişiyi 21 gün içinde size sırılsıklam size aşık olmasını sağlaya bilirim dedi ve bunu 14 gün için de gerçekleştirdi. Birzamanlar peşinde aşkı için öldüğüm kişi ile artık beraberiz teşekkür ederim size hocam çok iyi bir insansınız.
Alev Asılsoy - ARTVİN
Ya ne diyeceğimi inanın bilmiyorum birisini kendimden soğutmak adına yapmadığım şey kalmadı ama benden bir türlü uzaklaştıramadım. Her ne kadar medyumlara inanmamış olsam da bu inanmayış agah hocayı tanıyana kadardı amcamın oğlu takıntılı bir şekilde peşimi bırakmıyordu agah hocama ulaşıp sorunu anlatım ve 21 gün içinde peşimi bırakmayan amca oğlum şimdi yüzüme bile bakmıyor. Çok teşekkür ederim hocam size Allaha emanetsiniz
Mahmut Selvican - ADANA
Hocam sizden Allah razı olsun sizin sayenizde aşkımızı eskisi gibi yaşamaya başladık eşimle artık. Sevgili arkadaşlar agah hocam ile tanışmadan önce bir kaç medyum ile çalıştım ama para istemekten başka birşey yapmadılar ama agah hocam vermiş olduğu süre içinde dediklerini gerçekleştirdi kesinlikle uzman ve irfan sahibi bir kişi kendisini Allah senden bindefa razı olsun hocam
Caner - ISPARTA
Selam değerli insanlar. Adım Caner. 23 yaşındayım. Annemin ikinci eşinden olan oğluyum. İlk eşini bir kaza sonrası kaybetmiş. Onu çok sevmiş. O yüzden de beni bir türlü sevemedi. Ne yaparsam yapıyım ona bir türlü yakın olamıyordum. İlk okulda hep en yüksek notları aldım. Lisede öğretmenim beni gururla anlattı ama yine de annemden bir kez sarılma göremedim. İlk eşinden olan çocukları onun için hep bambaşkaydı. Biliyorum yanlış ama intiharı bile denedim. Belki o gün bir şey olsaydı umrunda olmazdı. Elif benim en yakın arkadaşımdı. Aile sorunlarımı yakından bilen tek insandı diyebilirim. Ne zaman üzülsem, sığınacak bir omuz arasam onu yanımda bulurdum. Tek kötü huyu büyülere ve metafizik varlıklara inanmasıydı. Yani bu olayı yaşayana kadar ben öyle düşünüyordum. Bana son çare olarak hocamızdan bahsetti. İlmini, başarılarını anlatınca denemeye karar verdim. Açıkçası yanına gidene kadar ciddi şüphelerim vardı. Acaba olay sadece paramı diye çok düşündüm. Ama yanına gittiğimde inanılmaz bir enerji hissettim. Hocamla konuştukça daha hiçbir şey yapmadan içim rahatlamaya başladı. Sonuç olarak annemi bana bağlamak için işlemlere başlandı. Kısa sürede onun en sevdiği çocuğu oldum. Kendisine çok teşekkür ediyorum. İnanın hiçbir şey sevgiye hasret olmak kadar kötü değil. Eğer büyü yaptırmaya kararlıysanız paranızı sakın kendini hoca olarak gösteren insanlara kaptırmayın. Hocam kadar iyisi olduğunu sanmıyorum.
Merve S....... - BARTIN
Selamlar arkadaşlar. Adım Merve. Sizlere Ordu’dan yazıyorum. Başıma gelen kaç kişinin başına gelmiştir bilmiyorum. Hepinizin yediği içtiği ayrı gitmeyen bir arkadaşı vardır. Damla da benim için öyledir. O benim can arkadaşım. Anlattıklarımdan sonra insan en yakın arkadaşına bunu yapar mı diyeceksiniz ama inanın mecburdum. Arkadaşımın 3 yıldır süren güzel bir ilişkisi vardı. Ancak son 6 ay içinde sıklıkla edilen kavgalarla bu durum bozulmaya başladı. Ayrılmaya karar verdiklerinde en az Damla kadar üzüldüm. Bu sürede yanlış bir şey yapmasından korkuyordum ve korktuğum oldu. Ona zarar vereceğine emin olduğum birine kendini kaptırmaya başladı. Her şey o kadar hızlı gelişti ki onunla evlenmekten bahsetmeye başladı. Evet çocuğun ters bir hareketini görmemiştim ama içimden bir his arkadaşımın üzüleceğini söylüyordu. Bu konuda en iyisinin onu eski erkek arkadaşına bağlamak olduğunu düşündüğüm için Deste hocama gittim. Ona olanları anlattım. Bakım yaptıktan sonra düşüncelerimin doğru olduğunu, çocuğun başkalarıyla da ilişkileri olduğunu söyledi. Hemen okumalara başladık. Arkadaşım 2-3 hafta içerisinde eski erkek arkadaşından özür diledi ve yeniden başladılar. Şuan evliler ve 5 yaşında ddünya tatlısı bir kızları var. Belki kaderini değiştirdim ama tek istediğim onun memnun olmasıydı. Bir gün bunu öğrenirse bana kızmaz umarım. Hocama minnettarım. Sayesinde can dostumu büyük bir hatadan kurtardım. Hepinize kesinlikle ulaşmanızı öneriyorum. Çok tatlı, çok içten bir insan.
BEYZAA - ANKARA
Selam. Belki anlatacaklarımı delilik olarak göreceksiniz ama her seven gibi ben de sevdiğim adamı mutsuz görmeye dayanamadığım için bunu yaptım. Adım beyza. Okan benim lise çağlarımdan beri sevmekten hiç vazgeçmediğim tek erkekti. İlk aşkım, ilk heyecanımdı. Ama o beni hep arkadaşı olarak gördü maalesef. Ondan hiç karşılık alamadan yıllarca onu sevdim. O hep beni en yakın arkadaşı olarak görürken benim okana karşı karşı çıkılamaz bir sevgim vardı. Hep bir gün beni sevecek umuduyla bekledim. Bir gün benimle konuşacağı bir şey olduğunu söyledi. Hayallerim gerçek oluyor umuduyla koşarak yanına gittim. Bana o gün bir kızla yıllardır ilişkisi olduğunu ama kızın ondan ayrılmak istediğini anlattı. Üzülmesine dayanamadığım için kendi aşkımdan vazgeçtim. Uzun süre araştırma yaptıktan sonra Deste hocamı buldum. Durumumu anlatıp yardım istedim. Açıkçası birçoğunuzun düşündüğü gibi o da önce emin olup olmadığımı sordu. Benim onayımla bağlama büyüsü için işlemlere başladık. Hocamın yönlendirmeleri sonucunda okumalar sayesinde kız 2 hafta içinda Okan’a tekrar eskisi gibi davranmaya başladı. Ben kendimden vazgeçtim ama sevdiğim adam mutlu oldu en azından. Gönül rahatlığı ile Deste hocamla çalışabilirsiniz. İnsana önce insan olduğu için önem veren, çok özel bir kadın. Her şey için Allah razı olsun. İşlem sürecinde bir günden bir güne sıkılmadan beni dinledi. Sadece hocam değil aynı zamanda sırdaşım oldu.
Nursima - BALIKESİR
Her anne evladını sever. Ama ben evladımdan daha çok gelinimi seviyorum. Gülizar benim kızım gibidir. Hanım hanımcık, dünya güzeli bir gelinimin olmasıyla her zaman gurur duydum. Yediğimiz içtiğimiz ayrı gitmez. Hiç kızım olmadığı için onu kızım yerine koydum. Oğlumla evlenmesi için uzun yıllarca dil döktükten sonra ikna ettim. İlk yıllar oğlum da karısına aşıktı. Ancak zaman geçtikçe benim hayta oğlum kendi deyimiyle yeni heyecanlar aramaya başladı. Önce alkolle başlayan kötü alışkanlıkları zamanla aldatmaya kadar gitti. Kendi çocuğumdan ayrı görmediğim gelinim gözümün önünde eriyordu. Kocasını çok sevdiği için ayrılamıyordu ama çektiği acıyı da en iyi ben biliyordum. Tek yapabildiğim sarılıp teselli etmekti. Oğlumdan nefret etmeye başlamıştım. Gencecik bir kızı bu kadar üzmeye hakkı yoktu. Ben de son şans olarak büyüye sığındım. Pek çok hocayla görüşüp milyarlarca para ödedim ama istediğim neticeyi bir türlü alamadım. En sonunda hocamızı buldum. Ona başımdan geçen her şeyi anlattım. Benden gelinimle oğlumun resmi, eşyalarından bir parça gibi materyaller istedi. Kısa süre içinde bağlama büyüsü için işlemlere başlandı. Okumalara başlayalı daha 1 ay bile olmadan oğlumda gözle görülür değişiklikler olmaya başladı. Kötü alışkanlıkları bıraktı. Evine ve eşine bağlı bir adam oldu. Hocam sadece benim değil, gelinimin de mutluluğunu kurtardı. Olayın üzerinden 1 yıl sonra çocukları da oldu. Artık çok mutlu 4 kişilik bir aileyiz.
Aylin - MUĞLA
Agah hocanın yapmış olduğu işlemleri arkadaşlarımdan biliyordum. ve bazen onlara gülüyordum ama nereden bileceksiniz birgün benimde başıma aynı sorun geldi ve agah hocaya ulaştım kocamın beni aldatığı söyledim bir kocama beni aldatmaması için başka kadınlara karşı soğutma büyüsü yapacağını sonrasında ise bana bağlanması için bağlama büyüsü yapacağını belirti. açıkcası bunların gerçek olacağına inanmıyordum buraya gelerek kötü bir yorum yaparım diyerek düşünmüştüm ama tam aksine agah hoca dediklerini bir bir yaptı ve evliliğim şuan mesut mutlu devam ediyor teşekkür ederim hocam
Murat - ANTALYA
Uzun zaman birlikte olduğum kız arkadaşım nedensiz bir yere benden uzaklaşmıştı ne yapacağımı bilmiyordum. Bir arkadaşım medyumlardan destek alarak onu geri getire bilirsin dedi ama pek inanmadım bir kaç medyum ilede çalışma yapınca işe yaramadığını gördüm. Ama agah hocayı tnaıdıktan sonra ve işlemleri sonrasında giden sevgilimin geri döndü sizlerde agah hocaya güvene bilirsiniz.
Ayhan - ADIYAMAN
Hocam ile yaklaşık olarak 2 ay önce karşılaştım bir kişiye çok aşık olduğumu ama karşılık görmediğimi söyledim yapılması gerekenleri bana tek tek sıraladı ve işleme başladık. çok fazla bir zaman geçmeden yüzüme bile bakmayan kız bana bakıyor yanımdan gecerken selam veriyordu çok şaşırmıştım. Şimdi sevgiliyiz ve bir birimizi çok seviyoruz. Teşekkür ederim Agah Hocam
Aslı - BİLECİK
İçe kapalı, kimseyle konuşmayan ve hiçbir şekilde hayata tutunamayan bir oğlum vardı. 35 yaşındaydı ama bir kız arkadaşı bile olmamıştı ne hikmetse. Bu benim içimi bir anne olarak çok acıtıyordu. Evladımın yalnızlığına tanık oluyordum her gün. Gün falan yaptığımızda birkaç medyumu, özellikle hocamızı çok önerirlerdi bana ama ben pek şey etmezdim, yani ne bileyim büyüye güvenemezdim. Keşke erken karar verip danışsaymışım hocama, keşke ilminden faydalansaymışım onun. Sonunda artık deli cesaretiyle ulaştım hocama. Hakkındaki birçok övgüyü hatta daha da fazlasını hak eden biri gerçekten. Oğlum için bir işlem yapabileceğini, biraz zor olacağını ve bu işlem esnasında benim de bazı görevlerim olacağını söylemişti. Bir anne olarak hazırdım ben tüm görevlere, sonunda evladımın bağlanan kısmeti çözülecekse. Denilenleri harfiyen uyguladıkça ruhum rahatlıyordu sanki. Artık doğru yolda olduğumun farkındaydım. Çok geçmeden oğlum bir iş görüşmesinin olumlu olduğunu söyledi. Sonra işe alındı, kılığı kıyafeti düzelmişti. Özgüveni de geldi hepsinin sadece birkaç dua ve tılsımlı söz öbeği sayesinde olması muhteşemdi. Şimdi oğluma kız istemeyi konuştuk, aklıma bir kez daha sizin sayenizde evladımın gelecekte baba da olacağı geldi. Mutluluğumun teşekkürünü de buradan size yazarak iletmek istedim. Ben eğer güvenmeseydim şuan bunların meyvesini yiyemezdim. Allah ne muradınız varsa versin, benim çocuğumun yüzü sayenizde gülüyor hocam. Bir medyum soran herkese tek önerdiğim insan sizsiniz.
İçe kapalı, kimseyle konuşmayan ve hiçbir şekilde hayata tutunamayan bir oğlum vardı. 35 yaşındaydı ama bir kız arkadaşı bile olmamıştı ne hikmetse. Bu benim içimi bir anne olarak çok acıtıyordu. Evladımın yalnızlığına tanık oluyordum her gün. Gün falan yaptığımızda birkaç medyumu, özellikle hocamızı çok önerirlerdi bana ama ben pek şey etmezdim, yani ne bileyim büyüye güvenemezdim. Keşke erken karar verip danışsaymışım hocama, keşke ilminden faydalansaymışım onun. Sonunda artık deli cesaretiyle ulaştım hocama. Hakkındaki birçok övgüyü hatta daha da fazlasını hak eden biri gerçekten. Oğlum için bir işlem yapabileceğini, biraz zor olacağını ve bu işlem esnasında benim de bazı görevlerim olacağını söylemişti. Bir anne olarak hazırdım ben tüm görevlere, sonunda evladımın bağlanan kısmeti çözülecekse. Denilenleri harfiyen uyguladıkça ruhum rahatlıyordu sanki. Artık doğru yolda olduğumun farkındaydım. Çok geçmeden oğlum bir iş görüşmesinin olumlu olduğunu söyledi. Sonra işe alındı, kılığı kıyafeti düzelmişti. Özgüveni de geldi hepsinin sadece birkaç dua ve tılsımlı söz öbeği sayesinde olması muhteşemdi. Şimdi oğluma kız istemeyi konuştuk, aklıma bir kez daha sizin sayenizde evladımın gelecekte baba da olacağı geldi. Mutluluğumun teşekkürünü de buradan size yazarak iletmek istedim. Ben eğer güvenmeseydim şuan bunların meyvesini yiyemezdim. Allah ne muradınız varsa versin, benim çocuğumun yüzü sayenizde gülüyor hocam. Bir medyum soran herkese tek önerdiğim insan sizsiniz.
Serpil GÜL - BURDUR
Benim adım Serpil ve herkese merhaba arkadaşlar. Tam 12 yıldır arkadaş olduğum birisi var ve ismi Eda. Ben, sevgilim ve Eda ile bir kafeye gittik. Orada benim sevgilimin arkadaşçıda vardı ve edanın dikkatini çekti. Eda bana onu sordu ve bende iyi birisi olduğunu söyledim ve ondan hoşlandığını söyledi. Zaman geçti ve Eda ona açılmaya karar verdi, heyecan içinde gidip onunla konuştu, biz onunla aynı evde kalıyorduk, eve geldiğinde çok üzgündü ve ağlamıştı. Ne olduğunu sorunca ondan hoşlanmadığını hatta diğer kızlara göre çirkinsin diyerek aşağıladığını söyledi. Ben bunu umursamamasını söyledim, fakat o çok üzgündü, unutur deyip geçtim fakat aylar geçmesine rağmen unutamadı. Eda kalp hastası olduğu için üzülmesini istemiyordum ve onu nasıl Eda’ya aşık ede bileceğimi araştırıyordum. Üniversiteden tanıdığım bir arkadaşım kendisine birisinin bu büyüyü yaptığını ve ona körkütük âşık olduğunu söyledi. Ben büyüye inanmıyordum ve gülüp geçtim, sevgilimle bu durumu konuştum ve sakın büyü yaptırma saçma sapan şeylere inanma diyerek bana kızdı ve konuyu kapattık. Sevgilim arkadaşı ile konuşup aklına girmeye çalışıyor, bende Edaya onu unutturmaya çalışıyordum. Sevgilim arkadaşının aklını çelememiş, bende Eda’ya onu unutturamamıştım. En sonunda araştırmaya karar verdim ve laptoptan aşık etme büyüsüne baktım. Bana hiç inandırıcı gelmedi, Eda şans eseri geçmişe bakınca bunu gördü ve bana bu ne demek oluyor diye sordu. Ben geçmişi silmeyi unuttuğum için pişman olmuş, çaresiz Edaya büyü ile yapıldığını, fakat benim buna inanmadığımı açıkladım, Eda bunu denemek istediğini söyledi ve akşama kadar bunu araştırdı. Sonra bu hocayı buldu ve yanına gittik. Hoca ne dediyse Eda tüm inancıyla yaptı ve hoca bunu başardı. Allah sizden kat ve kat razı olsun hocam, sayenizde arkadaşım çok mutlu. Sizlerde hocaya güvene bilirsiniz, o çok iyi birisi.
Berat Aslan - BOLU
İlkokul mezunu, cahil, küçük çocuğu olan ve dul kalan bir kadın ne yapar? Ana babasının yanına gider. Ya orada da sığamazsa? Hocam hayatıma ışık olmadan önce işte tam olarak bu haldeydim. Kimsem yoktu, gidecek kapım yoktu. Çaresizce iş arıyordum, kısmetim kapanmıştı sanki. Hocamıza neden ulaştım? Çünkü artık sadece oturup iş aramakla olmayacağının farkına varmaya başlamıştım. Bir dua, muska arıyordum. Hocam bana bir kısmet açma bir de beladan kurtulma muskası yolladı. Dediği duaları söylediği zamanlarda yaptım. Çocuklarımla birlikte iş arıyordum ve ilk iş kapıma gelmişti. Evde şeker paketlemeye başladım. Hocamızı ağlayarak arayıp teşekkür ederken bunun daha hiçbir şey olmadığını söyledi hocam. Sonra çalışmanın üçüncü gününde komşumuz bebeğe bakabileceğini belirtti, sonra beni bir restorandan aradılar ve hamur işi açmaya başladım. Nasıl oldu bilmiyorum bahşişlerim arttı. Yolda fazla fazla paralar bulmaya başladım. Sürprizler yaşıyorduk, bebeğime mahkemede bağlanmayan nafaka nasıl oldu kim yardım ettiyse bağlandı. Derken şimdi huzurum yerinde. Kısmetim o kadar açıldı ki hocam sayesinde yeniden bir adamla yuva kurdum. Ben sizin hakkınızı nasıl öderim hocam? Ayağınıza ne sersem yeterli gelir? Geçenlerde hatır sormak için bir arkadaşımı aradığımda derdini anlattı, sizi önerdim. Umarım bana olduğu gibi ona da ışık olursunuz. Gani gani razı olsun Allah’ım sizden. Ne muradınız varsa versin, ayağınıza taş değmesin inşallah.
Memet - ADANA
Çok sıkıntılar yaşadım Agah hocayı bulana kadar
Nurgül Can - AFYONKARAHİSAR
Cok memnun kaldım
Melike ŞANSEVER - EDİRNE
Bir insanın her işi ters gidiyorsa, bunda mutlaka bir pislik vardır arkadaşlar. Ben doğunun ücra
köşelerinden bir tanesi olan Şırnak - İdil de memuriyet yaşantıma adım attım. Kura ile olan tayinlerde
en kötü yeri seçtim. Oraya gittik, herkes merkezde kalırken, beni dağın başında bir köy okuluna
verdiler. Yılmadan sabırla görevime devam ettim. Okulu dereceyle bitiren bir insana bunu laik
gördüler demek diye düşündüm. Fakat burada yaşadıklarım, gördüklerim önce psikolojimi alt üst etti
sonrada beden sağlığımı. İzne geldiğimde ailem sağlığım için endişe duymaya başladı. Çünkü artık hiç
uyku uyumayan, en küçük şeyde atlayan, panik atakları olan birine dönüşmüştüm. Her ne kadar bu
orada yaşadıklarımın kalıntısı mı, yoksa büyümü bilemesek de anne yüreği halime el vermedi.
Anneciğim düzelmem için her kapıyı çalmaya başladı. Psikoloğa götürdü, ilaç kullanmaya başladım,
ilaçlar beni düzelteceği yerde daha da kötü yaptı. İznin bitmesine kısa bir süre kalmıştı ki annem son
çare Agah hocayı bulmuş ve aramış. Yaşadıklarımı bir bir anlatmış. Hocam nasıl bir büyü yaptı, ne
okudu inanın bende bilmiyorum. İlk defa o gece hiç uyanmadan uyudum. Uykularım gibi hayatımda
düzene girmeye başladı. Sanki üzerimde bir kara bulut vardı ve hocamın şifalı elleri dokunduktan
sonra o kara bulutlar yok olmaya başladı. Hayatıma yeniden güneş doğdu. Şimdi batıya İstanbul'a
tayinciyim. Tüm sorunlarını çözmüş, sağlıklı bir şekilde yeni görev yerime gitmeye hazırlanıyorum.
Hocam iyiliğinizi hiçbir zaman unutamam. Herkese de buradan hocamı tavsiye ediyorum. Sıkıntısı
olanlar mutlaka hocama ulaşsın ve şifasından derman bulsun.
Gülay POLAT - İSTANBUL
İnsan evlenirken çok büyük hayallerle, beyaz gelinliği giyer. Ama bazen hayat hiç ummadığınız olayları
karşınıza çıkartır ve beyaz gelinliğiniz kefeniniz olur. Tıpkı benim evliliğimde olduğu gibi… Almanya da
doğmuş, büyümüş Avrupa kültürüyle yetişmiş bir genç kızken, Türkiye den bir yakınımızın beni oğluna
istediğini öğrendim. Babamlar aileyi tanıyordu ve bir kez olsun oturup konuşmamı istiyorlardı. Kabul
ettim. Türkiye'ye ilk izne geldiğimizde, çocukla ve ailesiyle tanıştık. Çok sıcak, samimi ve candan
insanlardı. Evleneceğim kişide son derece yakışıklı ve kibardı. Birkaç görüşmeden sonra gönlüm ısındı
ve evliliği kabul ettim. Aileler yıldırım nikahıyla bizi evlendirdi. Almanya da ailemi bıraktım ve İstanbul
da eşimin ailesine yakın bir semtte oturmaya başladık. Evlendiğim gece hayatımın en büyük hatasını
yaptığımı anladım ama iş işten geçmişti. Yatak odamızda, ilk gecemizde, sürekli olarak biriyle
mesajlaşıyordu. Kiminle yazışıyorsun dediğim zaman da sanane, sakın ola benim özelime karışmaya
kalkma gibi rencide edici sözler sarf ediyordu. İlk gece başlayan aldatma macerası, senelerce sürdü.
Ta ki Agah hocamı bulup, ona tüm yaşadıklarımı anlatana kadar. Hocamın eşime yaptığı sadakat
büyüsü sayesinde, eşim yıllar sonra evine, yuvasına geri döndü. Gözü şimdilerde benden başkasını
görmüyor. 8 Aylık hamileyim, yakında küçük oğlumuz dünyaya gelecek. Bu mutluluk için Agah
hocama minnettarım.
Cemre SERSİN - KAYSERİ
Bir insan hayatının baharında ki bir genç kıza nasıl kötülük yapabilir? Hiç acımadan, onu ölüme
sürüklemek… Bu cinayet işlemekle eş değer de değil midir? Bundan 1 yıl öncesiydi. Çalıştığım iş
yerinde bir çocuktan çok hoşlanıyordum. Oda bana karşı boş değilmiş ve kısa sürede güzel bir ilişkiye
adım attık. Fakat ilerleyen zaman da birbirimize uygun olmadığımızı fark ettim. Ayrılmak için her şeyi
yaptım ama bir türlü ayrılığa ikna edemiyordum. Bitti desem de kabul etmiyor, sevgilim gibi hareket
ediyordu. Bir gün herkesin içinde artık yeter, biz sevgili değiliz diye bağırdım. Tabi arkadaşlarım da
doğal olarak o kişiye tavır aldılar, kızı rahatsız etme hakkın yok dediler. Bu şekilde ayrıldık ama
ayrılıktan sonra da hep nefret dolu bakışlarına maruz kaldım. Bu arada hiç tanımadığım uzaktan bir
akrabamız beni oğluna istedi. Tanıştık, ailem çok sevdi bende bir deneyelim dedim. Birkaç ay geçti
aradan ve evlenme teklifi aldım. Çok mutlu bir şekilde bu teklifi kabul ettim ve düğün hazırlıklarına
koyulduk. Unutmuyorum hiç nişan günüm, bir türlü yataktan çıkmak istemedim. Kuaföre gitmem
lazım, ayağa kalkamıyorum. Beni sürükleyerek kuaföre götürdüler. Canım annem, kızım nazar oldu
diyordu başka bir şey demiyordu. Sürekli üzerimi okuyorlar, okunmuş sular içiriyorlar ama nafile. Bir
türlü kendime gelemiyordum. Nişan günüm, hiçbir zevk almadan, aygın baygın bir şekilde geçti.
Nişandan sonra halsizliğim daha da artınca ailem ve nişanlım beni doktora götürdüler. Gitmediğim
doktor kalmadı. Her inceleme yapıldı. Azcık kansızlık var ama kansızlık bu hale getirmez diyordu
doktorlar. Yemekten, içmekten kesildim. 10 günde 5 kilo verdim. Nişanlım dahil olmak üzere herkes
benim için endişe duymaya başladı. Nişanlımın ailesinden bir kadın, doktorlardan şifa bulamadınız
birde Agah hocayla görüşün dedi. O ana kadar ben ne medyum bilirdim, nede hoca. Tabi ben yine
kendimde olmadığım için annem Agah hocamızı arıyor. Durumu anlatıyor. Hocam incelemeye
başlıyor. Birkaç saat sonra hoca tekrar annemi arıyor ve bana sabun büyüsü yapıldığını söylüyor. Bu
büyüyü geçmişte ilişki yaşadığım ama şuan benden nefret eden birinin yaptırdığını söylüyor. Ben
büyüyü bozuyorum ama sizde söylediklerimi yapın diyor. Allah hocamdan binlerce kere razı olsun,
beni ölümün elinden aldı. O büyü bozulduktan sonra kendime gelmeye başladım ve eski sağlığıma
kavuştum. Düğünümde tam 45 kiloydum. Hastalıktan öyle erimiştim ki beni görenler tanıyamıyordu.
Biraz daha Agah hocaya ulaşılmasaydı şuan bu yazıyı yazıyor olamazdım. Lütfen sizlerden rica
ediyorum, hayatınızda ki kötü niyetli insanlara karşı dikkatli olun ve asla bu benim başıma gelmez
demeyin.
Hicran KAYADAĞLI - BARTIN
Agah hocam, bundan 2 yıl önceydi sanırım. Bir genç delikanlı için size ulaşmıştık. Neyse olayı en
başından anlatmak istiyorum. Ankara'nın güzel ilçesi Etlik'te ömrüm geçti. Orada doğdum, orada
büyüdüm, orada evlendim ve çoluk çocuğa kavuştum. Komşularımın çocukları da elimde kendi
evladım gibi büyüdü. Kulakları çınlasın bir Ayşe ablamız vardı, yediğimiz, içtiğimiz ayrı gitmezdi. Oğlu
Hakan, doğduğu günü bilirim. Hastanede annesinin yanında ben vardım. Cici annem diye severdi
beni. Sonra oğlumuz büyüdü, koskoca bir avukat oldu. Mesleğinde çok başarılı, yakışıklı, herkesin
gıpta ile baktığı bir evlat oldu. Bir gün Ayşe ablamı balkonda dertli dertli sigara içip, ağlarken gördüm.
Seslendim neyin var ablacığım diye. Ağlamaktan konuşamıyordu. Hemen soluğu orada aldım.
Boynuma sarıldı ve ağlayarak, Hakanıma bir hal oldu, sabun gibi eriyor dedi. Nasıl, hastamı abla
dedim. Hasta ama doktorlar bir türlü teşhis koyamıyor. Dağ gibi oğlum, eriyip bitiyor dedi. Eriyor der
demez, aklıma hemen sabun büyüsü geldi. Daha öncede bu konuda bazı yazılar okumuştum ve
tehlikeli bir büyü olduğunu insanı sabun gibi erittiğini biliyordum. Aklıma İnternetten bunu araştırmak
geldi ve Agah Hocaya ulaştım. Olanı biteni anlattım. Hocam neredeyse geç kalmak üzereymişsiniz
dedi. Hemen büyüyü bozacak tılsımı yaptı. Annesiyle birlikte beklemeye başladık. Birkaç gün sonra,
Hakan normal yemek yemeye başladı. 1 Hafta sonra da ayağa kalktı. Bu yaşadığımı ömrümce
unutamam. Bu tarz bir şeyle karşılaşınca ilk aklıma hemen Agah hocayı aramak gelir.
Keriman KOLBASTI - KIRŞEHİR
Agah hocam, size ne kadar şükranlarımı bildirsem, az gelir. Beni ölümün pençesinden aldınız. Çok
sağlıklı, başarılı bir insanken, bir anda kendimi yataklarda buldum. Nedeni bilinemeyen bir hastalığın
pençesine düştüm. Ben bir bankada müdürlük seviyesine kadar gelmiş genç bir kadınım. Daha 31
yaşında, müdürlük merdivenini alın terimle kazandım. Terfimi aldığımın daha 3. ayında hiç nedensiz
bir hastalığa yakalandım. Güçsüz ve zayıf düştüm. İşe gidemez hale geldim. Ailem doktor doktor
gezdiriyordu ama bir türlü hastalığımın nedeni bulunamıyordu.
Ailem en son çare Agah hocama ulaşmış. Tabi bu olaylar olurken, ben yatağımda her şeyden
bihaber, bitki gibi yatıyordum. Durumu ailem anlatır anlatmaz, Sabun büyüsü yapıldığı söylemiş. Bu
nasıl illet bir büyüyse, insanı içten içe kemiriyor. Muhtemelen iş hayatında ki başarılarımı çekemeyen
bir iş arkadaşım, bana bu kötülüğü yapmıştı. Hocam hemen büyüyü bozmak için gerekli şeyleri
söylüyor ve kendide okumaya başlıyor. Hocamın şifalı duaları sayesinde üzerimde ki o kötü büyü
kalktı ve eski sağlığıma kavuştum. Benim gibi büyü nedir bilmeyen bir insan, büyü ile tanıştı. Bu
hayatta başıma hiçbir şey gelmez diye düşünmeyin. Kötü niyetli insanlar ne zaman, nerede karşınıza
çıkacak ve size ne fenalık yapacaklar bunu kimse bilemez. Şükrediyorum ki ailem Agah hocaya ulaştı.
Yoksa bugün aranızda olup, bu yazıyı yazamayabilirdim. Çok sağolun hocam. Hakkınızı helal edin…
Aybüke DEMİR - SAKARYA
Hocam yaşadıklarımı en iyi siz biliyorsunuz. Buradan da yazmak istedim ki, sizi tanımak isteyen kişiler
fikir sahibi olsunlar. Ben 50 yaşında, emekli bir öğretmenim. Eşim okumamış ama çok başarılı bir
esnaf. Uzun yıllar önce, Kadıköy de bir pastane açtık ve eşim oranın işletmesiyle ilgilenirken, bende
mesleğim ve çocuklarımla ilgilendim. Geçen yaz başımıza öyle bir olay geldi ki hayatımız bir anda allak
bullak oldu. Dağ gibi eşim bir anda halsizim demeye başladı. İşe gitmek istemiyordu. Bir gün benim
zorlamamla işe gitmek için hazırlandı. Çınar gibi adam, yere yığıldı. Eşimin boyu 1.90 kilosu d 85kg.
Allah'ım ne oluyor bu adama dedim. Aklımı oynatmak üzereydim. Doktorlara götürüyoruz, hiçbir şey
bulamıyorlar. Aklıma acaba adam kanser oldu da bize açıklamıyorlar diye mi geçiyordu. Ama kanser
taraması da yapıldı, hiçbir şey çıkmadı. Fakat eşim gözümün önünde gün ve gün eriyordu. Çareler
arıyordum. Eşimi tamamen kaybetmeden bir çözüm bulmalıydım. Bir öğretmen arkadaşım, beni
uyardı. Arkadaşım tıpta çözüm yoksa, başka kapıları çalmalısın dedi. Kafamda bir ışık yandı. Hemen
internetten ünlü hocaları araştırmaya başladım. Bu esnada da Agah hoca çıktı karşıma. Hemen acil
bir şekilde iletişime geçtik, eşimi kaybediyorum, hocam vakit yok, ivedilikle bu sorunla ilgilenin dedim.
Hocam hemen bizim sorunumuz üzerinde çalışmalarına başladı. Eşime çalışanlarından biri tarafından
sabun büyüsü yaptırıldığını, eşimi öldürmek için bu büyünün yapıldığını söyledi. İnanılır gibi değildi.
Eşim her zaman çalışanlarına evlatları gibi yaklaşmıştı. Onun ölmesini isteyecek kadar nasıl bir kin
gözünü boyamıştı. Hocam şifalı dualarıyla ve yaptığı büyü bozucu muskayla eşimi yeniden hayata
döndürdü. Eski mutlu günlerimize döndük ama ben halen daha bir insan başka bir insanın hayatına
son vermek için nasıl böyle yollara başvurur aklım almıyor ve beynimden de silemiyorum. Allah
hepimizi böyle kötü niyetli insanlardan korusun.
Bediha ÇELİK - ZONGULDAK
Hayatım boyunca, ne büyüyle nede muskayla işim olmadı. Hatta bunlar nasıl yapılır, yapan, yaptıran
var mı onlardan bile haberim yokken, başıma gelen bir felaket beni Agah hocaya sürükledi. Evliliğe 1
ay kala, 4 yıldır nişanlı olan ve birbirini deli gibi seven bir çift ayrılır mı? Ayrılmaz ama araya kötü
insanlar ve kötü ruhlar girerse, insanın başına her şey gelebilir. Evlilik arefesinde bir anda, çok
sevdiğim nişanlım tarafından terk edildim. Bana tek söylediği şey, ben artık senden soğudum. Aklım
almıyordu ve sürekli olarak ağlıyordum.
İnternette gezerken, Agah hocanın sitesini buldum ve bir şansımı denemek için aradım. Her şeyi
olduğu gibi anlattım. Bir bayan tarafından nişanlıma papaz büyüsü yapılmıştı ve bizi ayırmak için
yapılan bir büyü olduğunu öğrendim. Bu büyüyü bozan hocam, bana da yapmam gereken şeyleri
iletti. Bir bir hepsini uyguladım. Nişanlın çok büyük bir pişmanlık içinde bana geri döndü. Şimdilerde
evlenmek için bana yalvarıyor ama özellikle kabul etmiyorum. O yaşattığı acıların bedelini
ödetmeden, ona mutluluk yok. Biraz daha süründürüp, ondan sonra evleneceğim
Lütfi UZUNER - UŞAK
Ben ne yazık ki hocayla hiç tanışma şerefine eremedim. Fakat bizim hatun sayesinde, duasını aldım ve
hayatım değişti. Nasıl mı? Eskiden çok zengin bir iş adamıydım. Eşimle ve çocuklarımla, mutlu, bolluk
içinde bir hayat sürüyorduk. Sonra yaşanan ekonomik krizler beni de vurdu ve ciddi bir mal varlığımı
borsada kaybettim. Varlıktan darlığa düşmek gerçekten çok zor arkadaşlar. Kolejde okuyan
çocuklarımı son senelerinde, okullarından aldım devlet okuluna verdim. Kızım Lise son, oğlum orta
sondu. O zamanlar biri Teoga diğeri de üniversite sınavına hazırlanıyordu. İki evladımın da psikolojisi
alt üst oldu. Kızı bir yerlerden borç bularak dershaneye verdik ama oğlana onu da yapamadık.
Çocuklarım ve eşim hep bu durumu anlayışla karşılamaya çalıştı ama ne kadar zorluk çektiklerini
gördükçe kahrediyordum. Defalarca intihar etmeyi düşündüm. Biz bunları yaşarken, benden gizli bir
şekilde eşim Agah hocayı bulmuş. Bana da özellikle söylemedi, karşı çıkarım diye. Neyse lafı çok
uzatmak istemiyorum. Hocam bana kısmet açma büyüsü yapmış. Tabi benim hiçbir şeyden haberim
yok. 2 Gün sonra büyük parti bir iş çıktı. Koşarak eve geldim. Hatun galiba işlerim yoluna giriyor
dedim. Eşim sadece pis pis güldü. Sonra ikinci iş, üçüncü iş derken eski servetime de mal varlığıma da
yeniden sahip oldum. Aradan aylar geçtikten sonra eşim bana bu durumu anlattı. Belki de işler yoluna
girmeseydi eşime kızardım ama öyle bir her şey güzelleşmişti ki aksine çok mutlu oldum. İyi ki benden
habersiz bu işi yapmışsın hatun dedim. Şimdide buraya hocaya birde kendi adıma teşekkür etmek için
geldim. Hocam sen bizi darlıktan kurtardın, Allah da seni dara koymasın.
Sedat AKPINAR - ÇANKIRI
Ah Hocam ah, sizi aradığım ilk gün aklıma geliyor da, nereden nereye kadar yol almışız. Ben sizi büyük
bir çıkmazın içinde kaybolduğum bir dönemimde aradım. Aslında diğer arkadaşların yorumlarını
okudum, hep büyü bozdurmak için falan ulaşmışlar size. Fakat benim durumum çok farklıydı. Ben
doğuştan efsunlanmış gibiydim Herkesin yolunda giden hayatı, benim bir türlü yolunda gitmiyordu.
Dünyaya çok güzel bir çocuk olarak gelmişim. Şuanda kendi çapında yakışıklı, klas bir erkeğim. Ama
konu iş hayatı ve aşk hayatı olunca her şey sarpa sarıyor. Herkesin aldığı terfiyi, ben hak ettiğim halde
alamıyorum. Herkesin hayran olduğu bir tipim var ama sevdiğim kız bana bakmıyor. Sanki elimi
nereye atsam kuruyor. Bu ruh haliyle Agah hocaya ulaştım. Hoca derdime sende de derman yoksa,
ömrümce sürüneceğim sanırım dedim. Hocam gülümsedi az sabırlı ol, kimse dünyaya sürünmek için
gelmedi dedi. Sonra benim sorunlarımı incelemeye aldı. Yıldızım çok düşük olduğu için sürekli nazar
alıyormuşum ve kısmetim kapanıyormuş. Bana kısmet açma büyüsü yaptı. Heyecanla hayatımda neler
değişecek diye beklemeye başladım. Senelerdir beklediğim ve hak ettiğim terfi sonunda verildi.
Üzerine peşinde koştuğum ama bir türlü evlenmeye ikna edemediğim kız arkadaşım, evlenmeye ikna
oldu. Hayatımda olumsuz ve negatif giden ne varsa, hepsi pozitife döndü. Bunun için size ne kadar
teşekkür etsem azdır hocam. Sayenizde yakında dünya evine de gireceğim inşallah
Remziye COŞKUN - ADANA
Üniversite yıllarımdı, okulumuzda asistanlık yapan bir genci çok sevdim. Kısa sürede tanıştık ve sevgili
olduk. O ailesinden uzak, ben ailemden uzak tabi cahillikte var. Birlikte gizlice bir ev tuttuk ve
yaşamaya başladık. Sanki hiç evimize dönmeyecekmişiz gibi yaşıyorduk. Üniversite bitti, şans bu ya
bende o şehirde iş buldum ve çalışmaya başladım. Ailemin yanına sadece tatillerde gidiyordum. Kim?
nasıl haber etti? bilmiyoruz. Birileri cadaloz kaynanama oğlunun bir kızla aynı evde yaşadığını haber
vermiş. Oğlunu gece aradı ağzına ne gelirse saydı. O kız asla benim gelinim olamaz bu eve de adımını
atamaz dedi. Tufan sevdiğim erkek, anne sen bilirsin dedi. Biz böyle mutluyuz, ben burada nikahımı
kıyarım, gelip gelmemek size kalmış dedi ve rest çekti. Senelerimi verdiğim adam, oda bende bu
kadar gözü kara birbirimizi seviyoruz. Sonra son bir kez tatilde git ailenle konuş dedim. Tatil de
arıyorum telefonlarıma bakmıyor, tatil bitti eve gelmedi. Kafayı yemek üzereyim. Bir gün okulda
yakaladım. Tufan sen nerdesin dedim ama sinirden titriyorum. Bana bu iş yürümüyor aileme söz
geçiremiyorum, beni unut dedi. O an dünya başıma yıkıldı. Senelerce karı koca gibi yaşadığım adam.
Eşim bildiğim, canımı vermeye hazır olduğum kişi, benim zorla yolladığım tatil sonrası benden nefret
eden bir adama dönmüştü. İnternetten hoca aramaya başladım. Agah hocaya ulaştım ve her şeyi
anlattım. Aramıza biri ayırmak için kara büyü yapıldığını ve hemen çalışmalara başlayacağını söyledi.
Hocamdan Allah razı olsun, birkaç gün o büyü bozulsun ve her şey düzelsin diye çalıştı. Tufan birkaç
gün sonra beni aradı. Konuşmak istedi. Bana ne oldu bilmiyorum ama ben sensiz yapamam asla dedi.
O büyü bozuldu, Tufan bana döndü ama asla kayınvalidemin yaptığı kötülüğü affedemem. Seneler
oldu biz Tufanla evlendik ama kayınvalidem benim evime giremez. İki dünyada da ona hakkımı helal
etmiyorum.
Mehmet YURTSEVER - ERZURUM
Bir insanın hayatı bir anda tepe taklak geçer mi? Geçiyormuş. Çok başarılı bir üniversite yaşamından
sonra, Hacettepe tıpta doktor olarak göreve başladım. Kısa sürede bölüm sorumluluğuna kadar
yükseldim. Bu arada evlendim. 2 Tane güzel kızım oldu. Eşimle son derece mutlu bir hayat
sürüyorduk. Eşimin arkadaş çevresinde hiç haz almadığım, çok kıskanç bir bayan vardı.
Konuşmalarıyla, eşimi sanki benim gözümden düşürmeye çalışır bizim aramızı bozmaya çalışır gibi bir
hali vardı. Tabi ben çok önemsemiyordum ama birkaç kere eşime Esin bu kadına dikkat et diye de
uyarda bulundum. Hayat bir anda rayından çıkar mı? Çıktı. Esinle kavga etmeye başladık, Üniversitede
sorunlar yaşamaya başladım. Elimi nereye atsam sanki kuruyordu. Üzerimde ki kara bulutlar bir türlü
açılmak bilmiyordu. Bir gün okulda otururken, bir hemşire arkadaşım yanıma geldi. Dertleştik. Hocam
dedi beni yanlış anlamayın ama buna benzer şeyler benim başımdan da geçti. Ben Agah hoca diye
bir hocaya ulaştım. O tüm sorunlarımı çözdü dedi. Nasıl olur öyle şey dedim. İtibar etmedim. Ama
ısrar etti, lütfen bir arayın pişman olmayacaksınız dedi. Onu kıramadığım için aradım. Hatta ararken
de arkadaşım yanımdaydı. Agah hocanın ilmi ve bilgisi beni öyle bir etkiledi ki, inançsız bir şekilde
aradığım Hocamızla konuşurken, sorunlarımın çözümüne ulaştığıma inandım. Hoca bizi incelemeye
aldı. Eşimin daha önce bahsettiğim arkadaşı, sırf eşimi ve bizi kıskandığı için, mutsuz ve başarısız
olmam için kara büyü yaptırmış. Büyüyü hocamız, uzun uğraşılardan sonra çözdü. Hayatımda her şey
yoluna girdi. Ve artık bende biliyorum ki her şeyi mantıkla çözmek mümkün değil. Bazen sorunların
çözümleri, mantık üzeri, ruhhani bilimlerde
Handan KURTGÖZ - KONYA
Giden hiç geri döner mi demeyin. 20 Yıllık evlilik, boyunca çocuklar ve bir anda yaşadığınız ayrılık
rüzgarı. Ne olduğunu bile anlayamadan, çocuklarınızla bir başınıza kalıyorsunuz. Erkeklerin 40'dan
sonra yaşadığı Antropoza benim eşimde yakalandı. Gençleşme merağı, dışarıya olan ilgisinin artması
vs derken bir anda valizlerini topladı ve evini terk etti. Ne yapacağımı bilemedim. Ama soğuk kanlı bir
kadınım ve çocuklarım gözümün önüne geldi. Hemen iyi bir hoca arayışına girdim. Agah hocamı
buldum. Olanları tüm gerçekliğiyle anlattım. Hemen ona ulaşmamın çok iyi olduğunu söyledi. Gideni
geri getirme büyülerinde, ne kadar çabuk hareket edilirse o kadar etkili sonuç alındığını iletti. Eşime
büyüyü yaptı ve eşim tam 2 gün sonra eve geri döndü. Hem de ne dönüş. Özürler dileyerek, bir anlık
gafletle o hataya düştüğünü söyleyerek ve benden aflar dileyerek… Keşke bunlar hiç yaşanmasaydı
ama yaşandı. Herkesinde başına gelebilir. Sadece böyle durumlarda ne yapacağınızı iyi bilmelisiniz ve
soğuk kanlılığınızı çok iyi korumalısınız.
Nurdan KAVAKÇI - İSTANBUL
Canım annem ve babam… Bize hep çok güzel bir hayat sundular. Öyle mutluydular ki onların
mutluluğuyla, bizde mutlu bir çocukluk geçirdik. Üniversite sınavımın olduğu sene, her ikisi de
kendilerini eve hapis ettiler. Kızımız güzel bir yer kazansın diye. Çok şükür yüzlerini yere düşürmedim
ve Ankara hukuk fakültesini kazandım. İster istemez, yollarımız ayrıldı ben Ankara yolunu tutarken,
mutlu ailemi de İstanbul da bıraktım. İlk birkaç ay, hafta sonları dahi İstanbul'la gidemedim. Dersler
öyle yoğundu ki kafamı kaşımaya zamanım olmuyordu. Tabi ailemi de ister istemez ihmal ettim ve
yeterince arayıp soramadım. Bir gün annemin sesinin telefonda titrediğini fark ettim. Anne sen
ağlıyor musun dedim. Yok kızım niye ağlıyım dedi. Babamı istedim. Baban yok dedi. Gece 12 ve
babam yok. Bu olması mümkün olmayan bir şeydi. O hafta vizelerim bitmişti. Atladım otobüse ve
soluğu, İstanbul da aldım. Anneciğim, resmen sararmış, solmuştu. Ne oldu sana böyle anne dedim.
Hıçkırarak ağlamaya başladı. Anneciğim baban benden nefret ediyor. 2 Gün önce evi terk etti dedi. Bu
şaka olmalıydı. Babam annem için ölürdü. Bu nasıl bir kabustu. Şuan nerede dedim. Bilmiyorum ama
sanırım bir başka kadının evinde kalıyor dedi. Beynimden vurulmuşa döndüm. Cepten hemen babamı
aradım. Babacığım nerdesin dedim. Evden çıktım, çarşıdayım kızım dedi. Bana yalan söylüyordu. Baba
ben İstanbul'a geldim ve seni evde bulamadım diyince ne diyeceğini şaşırdı ve bocalamaya başladı.
Baba bana bir yer söyle görüşelim dedim. Eve gelmek istemiyordu. Mahallemizde sakin bir pastanede
buluştuk. Baba sen ne yapıyorsun dedim. Annemden vazgeçmek bu kadar kolay mı dedim. Babam boş
gözlerle bana bakıyordu ve sadece ağlıyordu. Yalvardım onu aldım ve zorla babaannemlere
götürdüm. Eve gelmiyorsan orada kal. Lütfen başka bir yere gitme dedim. Babam sanki robotlaşmıştı,
kendinde değildi. Anneme evine gelmek için can atıyordu ama bir şey ona mani oluyordu.
Babaannem kızım bir hoca bulun, babanın hali hal değil dedi. İnternete girdim ve Agah hocaya
ulaştım. Olanları babamın ve annemin normalde birbirlerini ne kadar sevdiklerini hepsini anlattım.
Hocam bize bir çıkar yol bul dedim. Yalvardım Agah hocaya. Sınavlarım başlayacaktı ve annemi,
babamı bu durumda yalnız bırakmam imkansızdı. Bunun üzerine Hocam çalışmaya başladı. Baban
yarın sabah eve geri dönecek dedi. İnanamadım, bu kadar çabuk mu? Evet bu kadar çabuk. Ama sizin
de yapmanız gereken şeyler var. Şunları şunları yapın dedi. Seve seve dedim ve hepsini yaptık. Sabah
gerçekten kapının zili çaldı ve babam gelmişti. Annemle, babamın barışması tabi ki biraz zaman aldı.
Annem gönül kırıklığıyla babama bir süre daha tavır yaptı. Haklıydı da. Şükür ki şuan her şey yolunda.
Sevtap GİRGİN - ORDU
40 Yaşına kadar bir bayanın evlenememesi hele ki Türk toplumunda ne kadar zordur tahmin bile
edemezsiniz. 40 Yaşıma geldim ve herkesin bu kız artık evde kaldı gözüyle baktığı, açmadan solan bir
gül dalına dönmüştüm. Bende yuva kurmak ve anne olmak istiyordum. Ama bir türlü istediğim
kısmetler karşıma çıkmıyordu. Karşıma çıkanlar ya çok yaşlı ya da ya da maddi olarak benden
faydalanmak isteyen kişilerdi. Kişinin kendine denk birini bulamamasından daha kötü bir şey olamaz.
Evde de doğal olarak huzurum hiç yoktu. En küçük tartışma da annem evlenmedin, başıma kaldın
diyerek yüzüme vuruyordu. Ailemle bile geçinemez noktaya gelmiştim. Böyle bir sıkıntılı günümde ne
olursa olsun evleneceğim dedim ve Agah hocama ulaştım. Durumumu anlattım. Sadece kendime
denk biriyle evlenmek istediğimi söyledim. Aklımda biri olup olmadığını sordu. Hayır yok dedim.
Hocam bana bir büyü yaptı. Az sabret dedi. Çok kısa süre sonra kısmetlerin dolup taşacak ve sen
içlerinden sana en uygun olanını seçeceksin dedi. Evet arkadaşlar, yıllarca kapısı çalınmayan benim,
bir anda dünürlerim çıkmaya başladı. Bir, iki, üç derken Ahmet'imle karşılaştım. Annesi dünür geldi ve
oğluyla tanışmam için çok ısrar etti. Bir kahve içmeyi kabul ettim. Dışarı da görüştük. Benimle aynı
yaşta, bir bankada memurluk yapan ve benim gibi hiç evlenmemiş bir insandı. Dış görünüşü, giyimi,
tipi ile her şeyiyle bana uygun bir bey efendiydi. Kabul ettim evlenme teklifini. 2 Ay içinde nişan,
düğün her şey gerçekleşti. Şuan 5 aylık evli ve 3 aylık hamileyim. Bundan 1 yıl önce biri bana, kısa
sürede biriyle tanışacaksın ve evleneceksin deseydi hayatta inanmazdım. Çünkü artık hiç
evlenemeyeceğime ve anne olamayacağıma inanıyordum. Bakın işte gerçekleşti. Evli, mutlu ve
çocuklu bir kadın olarak, Agah hocama minnettarım.
Didem KARSLI - BURDUR
Tam 3 yıl gece gündüz çalıştım ama bir türlü Üniversite sınavlarında hedeflediğim yeri
kazanamıyordum. Son gece bana bir şeyler oluyordu ve beynimde ne varsa siliniyordu. Tek hedefim
olan Tip Fakültesine puan olarak bile yaklaşamıyordum. Deneme sınavlarında ki başarım, bir türlü
üniversite sınavlarında gerçekleşemiyordu. Anneme yalvardım, anne bir hocaya gidelim, üzerime okut
var bende bir hal dedim. Annem çok ikna olmadı. Ben kendim Agah hocayı buldum ve sıkıntımı
anlattım. Önce Allah zihin açıklığı versin diyen hocam, sonrada bana bazı dualardan oluşan bir büyü
yaptı. O sene sınava girdiğim gece kuş gibi uyudum ve hiç paniklemeden sınava girdim. Şuan Hacette
TIP 1. sınıf öğrencisiyim. Tek tercihle girdiğim TIP fakültesini o yıl kazandım. Hayallerime kavuşmamda
bana destek olan, Agah hocama ne kadar minnettarım anlatamam. Burada ona ne kadar övgü
yazsam az gelir. Allah herkesin kalbinde ki muradını versin.
Nursel ÇELİK - TEKİRDAĞ
Arkadaşlar bundan birkaç ay öncesine kadar bana biri büyü, vefk falan deseydi, o kişinin aklından zoru
olduğuna inanırdım. Hayatım boyunca bu tarz şeylere inanmadım ve hayatımda da ihtiyaç duymadım.
26 Yaşında genç bir bayan olarak, artık bu tarz şeylerin varlığına da inanıyorum, hayatımda da ihtiyaç
duyarsam baş vururumda diyorum. Çünkü hiç ummadığım bir zaman da yaşadığım bir olay beni
Agah hocayla tanıştırdı ve onun ilmiyle tanışma şerefine erdim. Çok sevdiğim bir erkek var
hayatımda. Oda beni çok seviyor ama bir türlü onu evliliğe ikna edemiyordum. Evlilik korkusu
yüzünden ayrılma noktasına geliyorduk ama benden de vazgeçemiyordu. Bu şekilde yaşadığımız,
sürekli kopma tehlikesi içinde olan bir ilişkim vardı. Bir gün internette sörf yaparken, kendimi
büyülerle alakalı bir sayfada buldum. Burada Agah hocadan bahsediyorlardı ve onun ilmi sayesinde
yaşadıkları mutluluğu yazıyorlardı. Hiç inanmasam da içimden bir ses araştırmam gerektiğini söyledi.
Onun resmi sayfasını buldum ve Watshaap üzerinden iletişime geçtim. Durumumu anlattım. Sen bu
çocukla evlenmek mi istiyorsun dedi? Evet hocam artık mutlu bir yuvaya sahip olmak istiyorum
dedim. Bana birkaç bir şey söyledi ve azcık zaman tanımamı istedi. Ben sizin sorununuz üzerinde
çalışmaya başlıyorum dedi. Birkaç gün sonra bana dönüş yapan Agah Hoca, tamamdır kızım dedi.
Yakında sevdiğin çocuktan evlilik teklifi alacaksın dedi. İnanın tam 1 hafta üzerine, o kadar çok
evlenmekten korkan sevgilim bana evlenme teklif etti. Rüyadayım sandım. İlkin dondum kaldım.
Cevap veremedim. Beni ikna etmek için çırpınmaya başladı sevgilim. İçimden bir ses o sana çok
çektirdi sende ona çektir kabul etme diyordu. Ama kıyamadım. Hemen teklifini kabul ettim. Şimdi
nişanlıyız. İnşallah yakında da düğünümüz olacak. Bağlama Vefki sayesinde ben mutluğuma
kavuştum. Darısı tüm bekarların başına.
Pervin ESMER - ANTALYA
Sevgili Hocam, hatırlar mısınız bilmiyorum. Sene 2016 yılı, sizi Alanya'dan aramıştım. Sizi aradığım
zaman evliliğim yıkılmak üzereydi ve tüm öz güveni yıkılmış bir kadındım. Bu Rus uyruklu kadınları
Allah kahretsin diye söze başlamıştım Neyse olayı anlatıyım. Ben Isparta'nın bir köyünden,
Alanya'ya gelin olarak geldim. Eşim yörük, buranın yerlisi. Okumuş, turizm sektöründe iş yeri açmış,
maddi durumları gayet iyi bir ailenin oğlu. Ne yalan söyleyeyim, ben lise mezunuyum, o üniversite
mezunu. Ben köyde büyüdüm, o Antalya'nın göbeğinde büyümüş. Aramızda uçurumlar olmasına
rağmen, bir düğünde beni görmüş ve çok beğenmiş. Görücü usulüyle istediler. Ailem ailesini araştırdı
ve hayatın kurtulur kızım evlen dediler. Her şey bir anda oldu ve bitti. Sorgulamadan kendimi evliliğin
içinde buldum. Tabi köyden gelmiş bir kız olarak, çoğu görgü kurallarını bilmiyordum. İlk zamanlar
bunlar eşime batmıyordu. Güzelliğim ona yetiyordu. Ama zaman ilerledikçe her şeyim batmaya
başladı. Kendimi geliştirmek için her şeyi yapıyordum ama bir türlü yaranamıyordum. Geceleri barlara
takılmaya başladı. Beni de götürsene dediğim zaman, sen köylü kızısın oralarda ne yapacağını
bilmezsin diyordu. Üstü başı, leş gibi bayan parfümü kokarak eve geliyordu. Biliyorum orada ki Rus
kızlarla sabahlıyordu. Bir kızı sevdi aşık oldu dersem yalan söylemiş olurum ama her gece başka başka
kızlarla gönül eğlendiriyordu. Bu kızlarda hep Rus uyruklu kızlar oluyordu. Telefonunda kaç kere
sarmaş dolaş değişik Rus kızlarıyla olan fotolarını gördüm. Korkudan resimleri gördüğümü dahi
söyleyemiyordum. Çünkü beğenmiyorsan, çek git diyebilirdi. Aklıma iyi bir medyum bulup, eşimi
evine ve bana bağlama büyüsü yaptırmak geldi. Agah hocayı tavsiye ettiler. Aradım yaşadıklarımı
anlattım. Böyle devam ederse, Ruslar evliliğimin sonu olacak dedim. Hocam benden birkaç gün
müsaade istedi ve bana yapmam gerekenleri, okumam gereken duaları söyledi. Hocamın dediklerini
uyguladım ve hocamın da uyguladığı büyünün sonucunda, eşim yüz doksan derece döndü. Artık gözü
benden başkasını görmez oldu. İlk görüp aşık olduğu zaman gibi tutku ile bana bağlandı. Bazen
televizyonda Rus kızlar çıkıyor, ben hemen ne güzel kızlar diyorum. Onların neresi güzel, sen onlardan
daha güzelsin diyor ve dönüp bakmıyor bile. Bağlama büyünüz sayesinde eşim evine döndü. Yuvam
kurtuldu. Çok mutluyum Hocam.
Esra MURATOĞLU - ANTALYA
Bir insanın eşinin kendisini aldattığını bildiği halde ondan vazgeçememesi ne kötü bir durumdur. İşte
o acıyı ben senelerce yaşadım. Çocuklarım bana öfke kustular. Terk et şu adamı. Biz bu adamı baba
olarak kabul etmiyoruz, sen nasıl eşin olarak odana alıyorsun dediler. Oysa kimse şunu anlamıyordu,
o benim ilk erkeğimdi, gözümü onda açmıştım ve ondan vazgeçemiyordum. Şiddette uyguladı, kapıya
da attı, parasızda bıraktı, her gece içip içip gelip evimi kırıp döktüğü günlerim oldu. Ama ayılınca
yaptığı her şeyden pişman oluyordu ve benden ağlayarak özürler diliyordu. O an savunmasız bir çocuk
gibi oluyordu. Bir gün bana yalvarıyorum beni alkol ve kötü alışkanlıklarımdan kurtar. Yoksa ölmek
istiyorum diyordu. Kötü alışkanlık dediği, alkolün yanında birlikte olduğu kadınlardı. Açık açık
söyleyemese de ben biliyordum. Böyle bir çıkmazdayken, Agah hocaya ulaştım. Yaşadıklarımı
anlattım. Eşim resmen alkolikti. Umudum yoktu ama bir şansımı denemek istedim. Hocam nasıl bir
büyü yaptıysa, alkolü bıraktı ve eşim evine geri döndü. Olaylar öyle hızlı gelişti ki ben bile olanlara
inanamadım. Tam her şey yoluna girdi derken, senelerce parasını yiyen kadın, ne yaptı ne ettiyse,
eşimi tekrardan dışarıya çekti. Alkol almıyordu ama her gece o kadının evine gidiyordu. Eşimi kendine
bağlama büyüsüyle bağlamış, eşimin parasını yiyordu. Çoluk çocuğunun rıskını o kadına ve kadının
ailesine yediriyordu. Tekrardan Agah hocama ulaştım. Hocam eşim alkolü bıraktı ama bir kadın
musallat oldu bırakmıyor dedim. Hocam tekrardan eşimin ve bizim durumumuzu incelemeye aldı.
Eşime bağlama büyüsü yapıldığını çok tehlikeli olduğunu söyledi. Büyüyü bozmak için bana yol
gösterdi. Söylediklerini uyguladım. Kendide dualarıyla destekçim oldu. Eşim o kadınla olan
münasebetini de bitirdi. Tamamen bizlere evine, yuvasına döndü. Tek bir pişmanlığım var. Neden
daha önce Agah hocama ulaşmamışım. Eşim defalarca bana yardımcı olacak bir yol bul dediğinde,
keşke hocamı bulmuş olsaydım. En azından bu çileyi senelerce ne ben nede çocuklarımız çekmezdik.
Bugünümüze şükürler olsun.
Berna ÇOKBİLEN - YALOVA
Yaşadıklarımı buraya yazmaya kalksam, eminim satırlara sığmaz. Çok mutlu 10 yıllık bir evlilik, 2
çocuktan sonra benden bir anda nefret eden bir eşe ve parçalanma noktasına gelen bir evliliğe sahip
oldum. Neden bunları yaşadık, eşime bir anda ne oldu, olayların başında algılayamadım. Hatta
defalarca kendimi suçladım, acaba ben mi bir yerlerde hata yapıyordum. Eve her gün gülümseyerek
gelen, bana karşı son derece kibar olan eşim tamamen kaybolmuştu ve yerine tanımadığım bir adam
gelmişti. Çocuklara karşıda son derece kaba davranıyordu.
Ne zaman ki boşanma kağıtları elime geçti, aklım başıma geldi. Eşim benden ve çocuklardan
vazgeçiyorsa, bu işin içinde kesinlikle başka bir şey vardı. Kıyafetlerinden kadın parfümü kokusu
alıyordum ve sürekli biriyle mesajlaşıp evden çekip gidiyordu. Sabahlara kadarda eve gelmiyordu.
Agah hocamı bu durumdayken buldum. Bana uyguladığı şiddetten bahsetmiyorum bile… Hocama
her şeyi anlattım ve hocam durumumuzu incelemeye başladı. Eşime bir kadın tarafından bağlama
büyüsü yapıldığını ve hemen bozulmazsa, eşimi tamamen kaybedeceğimi söyledi. Zaten kaybetme
noktasına çoktan gelmiştim. Hocamın bana söylediklerini harfiyen uyguladım ve bağama büyüsünü
çözdük. Büyü çözülür çözülmez, bir insan değişir mi? İster inanın ister inanmayın eşim değişti. Yaptığı
her şeyden pişmanlık duydu. Defalarca benden ve çocuklarından özürler diledi. Evine yuvasına geri
döndü. Halen daha geçmişte yaşadıklarının, utancı ve ezikliği içinde… Çok şükür benim yuvam
kurtuldu. Darısı tüm sıkıntı yaşayanların başına olsun inşallah…
Şule YİĞİT - YALOVA
Şuan burada bu yorumu yazmak, ne kadar zor ise, o an yaşadıklarım bu yorumdan çok daha zor
şeylerdi. Bir genç kızın, en mutlu günü düğün günüdür. Tüm hayallerinizi o gün üzerine kurarsınız ve
hayatınızda bir kere prenses olursunuz, oda o gecedir. Sevdiğim erkekle nihayet evlilik yoluna girdik.
Aileler çok iyi anlaşıyordu. Her şey yolundaydı. Eşimin ailesi beni kızım diye seviyordu. Bende onlara
annem, babam gözüyle bakıyordum. Bir bayram günü kalabalık bir aile toplantısında, eşimin ailesini
ziyarete gittim. Akraba kızlarından bir tanesinin eşime olan ilgisinden son derece rahatsızlık duydum.
Kız sürekli eşimin peşinde dolanıyordu ve eşimde bu durumdan rahatsızlık duyuyordu. Hatta benim
yanıma gelerek, şu kızın kalbini kırmamak için kendimi zor tutuyorum diyordu. Çocukça bir heves
olarak düşündüm ve çok ciddiye almadım. Aradan biraz daha zaman geçti ve düğünümüz iyice
yakınlaştı. Arabayla alışverişe çıkmıştım. Nişanlımı ve o kızı bir mağazadan çıkarken gördüm. Her
halde tesadüf bu dedim. Hemen nişanlımı aradım, ilkin açmadı. Daha sonra açtı ve işte olduğunu
söyledi. Bana ilk defa yalan söylüyordu. Dünya başıma yıkıldı. Hiçbir şey bildiğimi belli etmedim ve
akşam bize yemeğe gelmesini söyledim. Akşam yemekten sonra herkes uyuyunca baş başa kaldık.
Bana söylemek istediğin bir şey var mı diye nişanlıma ısrarla sordum. Bana düğünü biraz ertelesek
olmaz mı dedi. Niye dedim. Çok kısa zamanda düğün kararı aldık, yangından mal mı kaçırıyoruz dedi.
Gülümsedim. Senin aklın başka birine mi kaydı diye sordum. Anında yerinden fırladı ve inkar ederek
evi terk etti. Bir şeyler vardı ama kabullenemiyordu. Harala, gürele düğün gününe geldik. Hep hayalini
kurduğum o gün ailelerimiz herkes çok mutlu, sevdiğimin adamın yüzünden düşen bin parça.
Neredeyse ben bile bu düğün olmasın diyeceğim. Beni o noktaya getirdi. Düğünde bir de ne göreyim
o akraba kızı orda ve pistte hep eşimin etrafında oynuyor. Eşimde gözünü ondan alamıyor. Allah'ım
bu kabus olmalı dedim. Bir fırsat ettim ve durumu o gece kayın valideme anlattım. Kızım o kızın ailesi
çok tehlikeli, annesi büyü, muska falan yapar, sen sakın oğlumla tartışma ben çözücem dedi. O gece
yani gerdek gecemiz eşim arkasını döndü ve uyudu. Bana elini dahi sürmedi. Sabah ağlayarak
kayınvalideme gittim. Agah hocanın telefonunu bulmuş ara görüş dedi. Onun yanında aradım.
Hocam eşime soğutma büyüsü ve kendine aşık etme büyüsü yapıldığını söyledi. Hayatımın en mutlu
gününü bana zehir edenler, eşimi elimden tamamen almak için her türlü hazırlığı yapmışlardı. Agah
hocam bu büyüleri bozduğu gibi tekrardan eşimi bana aşık edecek büyüyü de yaptı. Kısa süre sonra
eşim yaptığı herşeyden pişman oldu ve geç kalmış balayımızı yapmak için tatile çıkardı beni. O gece
yaşadıklarımı hayatım boyunca unutmam ve af etmem. Ama bugünkü mutluluğumu da hiçbir şeye
değişmem. Çok sağolun Agah hocam.
Nuriye PEKCAN - OSMANİYE
Yuva yıkanın yuvası olmaz derler ama bu işin içine büyü giriyorsa, işler değişiyor. Büyü ile yuva yıkıp,
sonra kendine bağlayan ve ömür boyu o birlikteliği sürdüren insanlar var. Daha 2 yıllık evliydik ve
eşimle birbirimize deliler gibi aşıktık. Evliliğimin 2. yılında hamile kaldım. Bir oğlumuz olacak diye
sabırsızlıkla doğumu bekliyorduk. Hamileliğimin ilk 5 ayı rüya gibi geçti. Ondan sonrası ise tam bir
kabustu. Hiçbir şekilde hamile değilken bile beni yalnız bırakmayan eşim, 5. ayımdan sonra gece dışarı
çıkmalara başladı. Ben uyurken eve geliyordu, sabahta hiç ses vermeden çekip gidiyordu. Mustafa'm
niye böyle yapıyorsun, bebeğimi ve beni çok üzüyorsun dediğim zaman da sen bebeğe dikkat et, bir
şey yok az sabırlı ol diyordu. Ben hep işle alakalı bir durum olarak düşünüyordum ama git gide
benden kopuyordu. Bana sarılmak, dokunmak istemiyordu. Aramızda sanki buz dağları vardı. Kilo
aldığım için artık beni beğenmiyor, doğumdan sonra her şey düzelecek diye düşünüyordum. Hiçbir
şey düşündüğüm gibi olmadı. Eşim hamileliğimin son ayında evi terk etti. Doğuma kadar
bekleyemiyorum. Kusura bakma, ben başka birini seviyorum ve onsuz yapamıyorum dedi. Dünya
başıma yıkıldı. Karnımda çocuğumla, bir başıma kalmıştım. 4 - 5 ayda bu adama ne oldu? Nasıl böyle
bir aşka kapıldı? Düşünemiyordum. Tamamen beynim durmuştu. Ağlayarak, eşimin ailesini aradım.
Kendi aileme utandığım için haber veremedim. Kayın validem ve kayın pederim hemen çıkıp yanımıza
geldiler. Onlarda benimle birlikte ağlıyordu. Kayın validem, doğuma kadar yanındayız, doğumdan
sonrada seni alıp evimize götürüyoruz, sen hep bizim kızımız ve gelinimiz olacaksın diyordu. Kayın
pederim de eşimle telefonda kavga edip küfürler ediyor ve onun gibi bir evladı olmadığını söylüyordu.
O şokla sancılanmaya başladım. Doğumuma daha birkaç hafta olmasına karşılık erken doğuma
alındım ve sezeryanla oğlumu dünyaya getirdim. Oğlumun sevincini yaşayamadım. Babası gelip,
hastanede çocuğumu görmemişti. Nasıl büyük bir acı ve izdrap içindeydim anlatamam. Hastaneden
çıktık ve evimize geldik. Tabi bu arada benim ailemde her şeyi öğrendi ve beni kendi evlerine
götürmek istedi. Kayın validem asla müsaade etmem dedi. Neyim varsa gelinimin ve torunum. Oğlum
evime adım atmayacak, yeter ki kızımı bizden ayırmayın dedi. Bebeğimle birlikte oraya buraya
çekiştirilmeye başladık. Herkese kendi evime gidiyorum dedim. Gelmek isteyen oraya gelir ve
torununu görür dedim. Kayın validem senden ayrılmam dedi. Birlikte evimize gittik. Bebek ziyaretine
gelen bir komşumuz, Agah hocadan bahsetti. Bir arayın, belki derman bulursunuz dedi. Hemen
aradık ve yaşadıklarımızı anlattık. Şuan hayatında olan kadın, kendine bağlama büyüsü ve benden
ayırma büyüsü yaptırmıştı. Eşimin gözü ondan başkasını görmüyordu. Agah hocam büyüleri bozdu
ve bana sana bağlanması için büyü yapmamı ister misin dedi? O an içim öyle bir nefret doluydu ki
sadece büyüleri bozun hocam, ben başka bir şey istemiyorum dedim. Büyüler çözüldükten kısa bir
süre sonra eşim ağlayarak eve geldi. Oğlunu görmek için. Bebeğini gördü. Şimdi çıkıp gidebilirsin
dedim. O gün bugündür onu affetmemiz için yalvarıyor ama ne ben ne de kendi annesi henüz onu
affetmedik. Eve misafir gibi gidip geliyor. O kadında ayrıldığını öğrendik ama kalbim hala ona karşı
doğrulmuyor. Belki zamanla affederim ama şuan o zaman değil. Oğlumu babasına kavuşturduğun için
sana çok teşekkür ederim Agah hocam…
Burcu KARLI - EDİRNE
Kim, neden yapar bu kötülükleri bilmiyorum. Ama bildiğim bir şey varsa, kötü bir dünyada yaşıyoruz.
Evlendiğim günden itibaren, eşimin ailesine bir türlü yaranamadım. Bir evin, bir oğlu olan eşimi bana
hep kıskandılar. Beni hakir gördüler. Onlar bana kötü davrandıkça, ben sevgimle onları kazanmaya
çalıştım ama hepsi nafile bir çabadan öteye geçemedi. Ailem kaç kere ayrıl gel, bu aileyle bu evlilik
yürümez dese de dinlemedim. Eşimi çok seviyordum. Eşimde beni çok seviyordu. Zaman içinde
evimde yamalara sarılı muskalar bulmaya başladım. Kafayı yeme noktasına geldim. Yatağımı
temizliyorum, altından muska çıkıyor. Eşimin gardolabını açıyorum, gizli köşelerinde muskalar çıkıyor.
Ve günden güne birbirimize karşı, hırçın, tahammülsüz bir hal alıyoruz. Eski eşimden eser kalmadı.
Eve gelmek istemiyor. Gelse de huzursuz oluyor. Ev sanki eşime batıyor. Bir komşum, Agah hoca ile
bir görüş dedi. Evinde bir sürü muska çıktı, bu gidişatınız sizin normal değil. Diyerekten, gözümü açtı.
Aradım hocamla görüştüm. Sağolsun hemen bizi araştırmaya başladı. Defalarca muska yapılmış ama
en son yapılan ayırma büyüsünün çok etkili olduğu ve bizi ayırma noktasına getirdiğini gördü. Hemen
benden evimde ne kadar bulduğum muska varsa ona yollamamı istedi. Bazı şeyleri de evde yapmamı
istedi. Söylediklerinin hepsini yaptım. O büyü bozuldu. Eşim normale döndü. Eşimin ailesi tarafından
yapılan ayırma büyüsü son buldu. Ben artık eşimin ailesinden hiçbir ferdi, hiçbir şekilde evime
almıyorum. En azından bu şekilde büyülerinden kendimi ve ailemi korumuş oluyorum. Allah kimseyi
kötü insanlarla karışlaştırıp, o insanlarla sınava tabi tutmasın inşallah.
Sevgi KAHRAMAN - EDİRNE
Agah hocam, söze nerden başlayacağımı bilemiyorum. En çıkmaza girdiğim, hayatımın karardığı
günlerde sizi aradım. Ararken inanın ki içimde aslında hiçbir umut yoktu. Arkadaşlarımın baskı
sonucunda hocamı aradım. Önce biraz konuştuktan sonra, yaşadığım sıkıntıyı kendisine anlattım.
Çocukluktan bu yana sevdiğim, aşık olduğum biri vardı. Ama ne yaparsam yapıyım, dikkatini
çekemiyordum ve hep bana kardeşi gözüyle bakıyordu. İçimi arkadaşlarımdan başka kimseye
açamıyordum. Onlar beni Agah hocamıza yönlendirdi. Durumumu ve onsuz yaşayamayacağımı
anlattım. Onunda kalbi boş mu diye sordu? Evet boş. Kimseyle alakası yok dedim. O zaman size Aşk
Muskası yaparım dedi. Kalbinde biri olsaydı, bu günah olurdu ve yapmazdım dedi. Yaptığı aşk
muskasından sonra, sevdiğim erkeğin bana olan ilgisi bir anda değişti. Tam bir hafta sonra, beni dışarı
çıkartmak istedi. Birkaç kez dışarı çıktıktan sonra, benden çok hoşlandığını ve ciddi düşündüğünü
söyledi. Yakında düğünümüz var. Gözü benden başka hiç kimseyi görmüyor. Aşkımızın mimarı olan
Agah hocam, sizi mutlaka düğünüme bekliyorum. Allah sizden razı olsun…
Pelin GÖZÜTOK - İSTANBUL
Agah hocam, mutluluk mimarım! Hayatımın değişmesinde ki yegane kişi. Hocam beni mutlaka
hatırlayacaksınız, sizi günde 5 defa rahatsız eden İstanbullu aşık deli kız Sevgilimle 2 yıl inişli çıkışlı
bir aşk yaşadık. Ne yalan söyleyeyim, ilişkimiz süresince benim gözümde çokta bulunmaz biri değildi.
Ne evlilik planım vardı, nede onunla bir gelecek. Fakat ne zaman ki o beni terk etti. Allah'ım dünya
başıma yıkıldı. Meğer ben onunla nefes alıp, onunla yaşıyor muşum. Onun başka biriyle olması fikri
bile beni delirtiyordu. Oysa o sadece benim ilgisizliğimden şikayetçi olduğu için benden ayrılmıştı. Bir
dönse onu ilgi manyağı yapacaktım ama o kafasında beni tamamen bitirmişti. Gururumdan gidip beni
affet de diyemiyordum. İçim içimi kemiriyordu. En son çare sevgilimi geri döndürmek için Agah
hocamıza ulaştım. Hocamı öyle çok aradım bunalttım ki, bir daha ararsan senden tamamen
soğuturum dedi Ah Hocam ah çok kahrımı çektiniz. Hakkınızı helal edin. Neyse… Hoca, kızım ha
diyince büyü etkisini göstermez. 1 - 2 hafta beklemen lazım dedi. O 2 hafta geçer mi? Geçmiyor,
inanın. Ama öyle çok Agah hocaya inanıyordum ki biliyordum 2 haftanın sonunda sevdiğim erkek
bana geri dönecekti. Gerçekten de hocamın söylediği gibi oldu. Bir bahaneyle beni aradı. Bende
birkaç bir şeyin kalmış, gel onları vereyim dedi. Bir an öyle korktum ki ben geri dönsün derken, o bana
gel eşyalarını veriyim diyor. Yine de moralimi bozmadım. Vardır bunda da bir hayır dedim ve gittim.
Eve girer, girmez her tarafın gül bahçesine döndüğünü gördüm. Evi çiçeklerle süslemiş ve güllerin
üzerlerine benim ismimin yazılı olduğu kalpler koymuş. Normalde olsa naz yapardım ama onu
kaybetme korkusu öyle bir içimi acıtmıştı ki, hemen yelkenlerimi indirdim. Bende seni çok seviyorum
ve çok özledim dedim. Yeniden ilişkimize kaldığımız yerden başladık. Eskisinden çok daha büyük bir
aşkla birbirimize bağlandık. Hepsi sizin sayenizde Sayın Hocam
Sabiha KARADUMAN - SİVAS
İnsanlar nasıl bu kadar kötü kalpli olabiliyor aklım almıyor. Yaşadıklarımdan sonra resmen isyanları
yaşıyorum. Seven iki insanı ayırmak, onları birbirine düşman etmek ne büyük bir zulümdür. Zalimliğin
en büyüğü ve cehennemlik bir günah... Ben aslen Urfalıyım. Bizde kızlar çok fazla aile dışına
evlendirilmez. Aşiret kızıyım ve arazi bölünmesin diye hep akraba evlilikleri yapılır. Fakat benim
babam aydın görüşlü bir insandı. Çocuklarım kimi severse onunla evlendiririm derdi. Liseyi bitirdiğim
sene, artık yavaştan görücüler gelmeye başladı. Gönlüm hiç birine ilgi duymuyordu. Sonra
mahallemize çok yakışıklı bir üst teğmen taşındı. Yabancıydı ama kalbim görür görmez onu sevmiş ve
ısınmıştı. Bir arkadaş toplantısında tanışma fırsatımız oldu ve karşılıklı olarak birbirimize ilgi
duyduğumuzu hissettirdik. Arkadaşlığımızda böylece başladı. Bu esna da sürekli olarak, amcamlar
beni oğullarına istiyorlar ama biz kabul etmiyorduk. Babama ölürümde onu almam diyordum.
Kuzenimi hiç sevmiyor ve beğenmiyordum. Birkaç ay sonra sevdiğim çocuğun ailesi geldi ve beni
ailemden istedi. Dünyanın en mutlu insanıydım, çok yakışıklı bir askerle nişanlanmıştım. Bütün
mahallenin kızları bana kıskanarak bakıyordu. Amcamlar küstüler benimle konuşmaz oldular. Bir gün
yengem çıktı bize geldi. Böyle küslük olmaz akrabayız, nişanınız hayırlı olsun dedi, yemek yedi geç
saatte kalktı ve gitti. O gece rüyamda hiç sevmediğim kuzenimi gördüm. O nefret ettiğim adam, bir
anda sanki dünyamın merkezi oldu. Çok sevdiğim nişanlımı da görmek istemiyordum. Bu durumu
içimde yaşamaya çalıştım ama olmuyordu. Nişanlım eve geldiği anda, sanki eve domuz gelmiş gibi
görüyordum. Aklımda sadece kuzenim vardı. Bir gün ağlayarak, anneme anne ben artık
saklayamıyorum. Çok büyük hata yapmışım, ben nişanlımı değil amcamın oğlunu seviyorum dedim.
Annem ağzımın üzerine bir tokat çarptı, yere nasıl serildiğimi hatırlamıyorum. Beni odama kilitledi.
Kesinlikle odandan çıkmayacaksın, nişanlınla ve başka biriyle de görüşmeyeceksin dedi. Annem
durumu hemen çözmüş. Çok akıllı kadındır annem. Yengemin geldiği gün, ısrarla bana bir şeyler
yedirdiğini ve büyü yaptıklarını tahmin etmiş. Hemen Agah hocama ulaşmış. Büyüyü bozmuşlar. O
büyü bozulmasaydı, sevdiğim adamı kaybedecektim ve ömrüm boyunca istemediğim bir adamla
ömür geçirecektim. Allahtan nişanlıma açılmadan annem mani oldu ve Agah hocama ulaştı. Yoksa
karanlık bir girdapta ömrüm yok olup gidecekti. Bu yazıyı okuyanlara sesleniyorum. Lütfen kötülük
için, insanları ayırmak için büyü yaptırmayın. Sevgi ve güzellikler için yaptırın…
Asiye ALTUN - KIRIKKALE
Nereye gideceğimi, kime başvuracağımı şaşırmış durumdayım. 6 Yıldır nişanlı olduğum kişi, bir anda
benden soğudu. Gecesi, gündüzü ben olduğum adam, şimdi evlilikten kaçıyor. Aileler, çevremiz
herkes ne zaman evleneceğimizi soruyor. Ona ne zaman evlilik konusunu açsam, acelen ne? Evlenince
başın göğe mi erecek gibi saçma sapan bahaneler sunuyor. Biliyorum, gönlü benden geçti veya büyü
ile geçirildi. Aldattığına eminim ama kiminle bunu yapıyor, aklını kim bulandırdı onu bilmiyorum.
Agah hocam, sizin Türkiye'nin en iyi medyumu olduğunuzu biliyorum. Daha önce bir yakınım sizden
yardım aldı ve şuan çok mutlu bir yuvaya sahip. Bende sizden yardım almak istiyorum. Aramıza giren
bu kara büyünün ne olduğunu sizden başkası çözemez. Lütfen bana yardımcı olun ve nişanlım
yeniden bana dönsün. Yoksa her şeyimi kaybedeceğim. Aileme durumu anlatamıyorum. Büyük bir
çıkmazdayım. Bana sizden başkası yardımcı olamaz
Kevser ÇAKIROĞLU - KÜTAHYA
Bugün yaşadığım mutluluğun tarifi yok. Geçmişte yaşadığım sıkıntıları bugün sadece bir hayal olarak
hatırlıyorum. Agah hocam, bir gece sizi hıçkıra hıçkıra ağlayarak aramıştım. Hatırlar mısınız
bilmiyorum Kızım ağlamayı bırak da bana derdini anlat demiştiniz. Çocukluktan bu yana deli gibi
birini sevdiğimi ama bir türlü dikkatini çekmeyi başaramadığımı anlatmıştım. Sizde deli kız, her şeyin
bir çaresi vardır. Sadece azcık sabırlı ol ve bana güven demiştiniz. Onca yıl yüzüme bakmayan, bana
yok gibi davranan Ömer benim farkıma mı varacaktı? İnanamıyordum ama içimde ki umutla da ya
olursa diyordum. Agah hocam ne dediyse uyguladım. Mahallenin en yakışıklı, havalı delikanlısı
benim farkıma varsın diye beklemeye başladım. Ve bu gerçekleşti. İnanamıyorum. Hala bir rüyanın
içinde gibiyim. Herkesin peşinde koştuğu Ömer, benden çok hoşlandığını ve arkadaş olmak istediğini
söyledi. Birkaç aydır Ömer ile birlikteyiz ve ciddi bir yöne doğru ilerliyoruz. Yakında evlilik kararı
alırsak, onu da buradan yazacağım. Aşkımızın Mimari olan Agah Hocam her şey için çok teşekkürler
Zehra TAŞKIRAN - BİLECİK
Agah hocamla tanıştığım günler hayatımın en zor günlerini yaşadığım devrelerdi. Kendimden yaşça
oldukça büyük, halamın oğluna aşıktım. Hiç kimse bilmiyordu ama seneler önce bir yaz tatilinde
aramızda bir yakınlaşma olmuştu. Alkolün etkisiylenmiydi, yoksa oda bana o zamanlar ilgi mi
duyuyordu bilmiyorum. Tek bildiğim çocukluğumdan bu yana ben ona hep aşıktım. O gece de tatil için
Avşa da ki yazlığımızdaydık. Herkes uyuduktan sonra ben havuza giriyordum. Bir baktım oda geldi.
Biraz sarhoştu. Birlikte yüzmeye başladık. Sonra bir anda nasıl olduğunu anlayamadığım şekilde bana
sarıldı ve bir yakınlık yaşadık. Tabi çok uzamadan kestik ama benim gibi ona deli gibi aşık olan biri bu
anı hiçbir zaman unutamazdı. Öylede oldu. Seneler geçti. Ben hep o anın hayaliyle yaşar oldum. O
günden sonra ne bana yaklaştı, nede o gecenin konusu oldu. Yemekten içmekten kesildim. Gün ve
gün erir hale geldim. O benim farkımda bile değil ama biz her ile toplantısında karşılaşıyoruz ve ben
ona abi demek zorun kalıyordum İnanın intihar etmek istiyordum. Bir gün Agah hoca diye biri var,
her sorunu çözüyormuş diye annemlerin konuşmasına kulak misafiri oldum. Hemen internete girdim
ve araştırdım, kimdir, necidir bu hoca diye. Hakkında yazılanlardan öyle çok etkilendim ki hemen
aradım ve iletişime geçtim. Hocama yaşadıklarımızı ve artık yüzüme bile bakmadığını söyledim. Sana
sırıl sıklam aşık olmasını istiyor musun dedi? Tabi ki istiyorum hocam dedim. Bak dedi bunun dönüşü
olmaz, iyi düşün sonra sıkıldım, bizi ayır diye bana telefon açma dedi. Hayır asla dedim. Onun için ben
ölmeye hazırım dedim. O zaman birkaç gün bekle ve söylediklerimi harfiyen uygula dedi. Hocaaaam
sayesinde birkaç gün sonra hayatımın akışı değişti. Yine bir aile toplantısında karşılaştık, ikimiz kendi
aramızda sohbet etmeye başladık. Ona abi diye hitap ettim. Koca kız oldun artık bana abi deme dedi
İsmiyle hitap etmemi istedi. Sonrada yarın buluşalım mı seninle konuşacaklarım var dedi. Kalbim
yerinden çıkmak üzereydi. Tabi olur dedim. Buluştuk ve bana geçmişte yaşanan o geceyi hiç
unutamadığını ama bir türlü açılıp, bunu söyleyemediğini, utandığı içinde hep kaçtığını dile getirdi.
Dünyalar benim olmuştu. O günden bu yana sevgiliyiz. Henüz aileler bilmiyorlar ama yakında onlarda
öğrenirler. Bu mutluluğu yaşamamda destekçim olduğunuz için size minettarım Agah Hocam
Zekeriya TAŞDÖVEN - ARTVİN
Selam Hocam. Ben Artvin'den Ziya… Mutlaka hatırlarsınız. Bundan tam 2 sene öncesi sizi aramıştım.
Sevdiğim kızın benimle hiç ilgilenmediğini ve onu çok sevdiğimi anlatmıştım. Neyse olaya baştan
başlıyım. Artvin merkezinde bir giyim mağazam var. Ailemin durumu gayet iyi. Yine Artvin'in iyi
ailelerinden birinin kızı olan Esen'le dükkanımızda tanıştık. Sürekli olarak alışverişe gelirdi ve en güzel
kıyafetleri alıp, giderdi. İnanın onu gördüğüm zaman elim ayağıma dolanıyordu. Mağazada ne varsa
bedava alsa umurumda olmadı. Ona mağazayı hediye etsem yine azdı benim için. Oda benim ona
olan zaafımın farkındaydı ve her geldiğinde en pahalı kıyafetleri, en ucuz fiyata alıp giderdi.
Cesaretimi toplayıp da bir türlü ona içimi açamıyordum. Araya aracı koymayı da gururuma
yettiremiyordum. Ya hayır derse, tüm Artvin öğrenirdi bu durumu. Bir kız arkadaşım, Ziya niye sen
ona açılıyorsun, onu kendi ayağına getir dedi. Güldüm o nasıl olacak çok bilmiş dedim. Nasıl olacak
dedi, büyüyle. Tövbe dedim ne büyüsü? Ben hayatımda büyü nedir bilmem. Birde büyülerin hep
kötülük için yapıldığına inandırılmışız. Aşk, sevgi için büyü olur mu dedim. Olur tabi dedi ve Agah
hocadan bahsetti. Hatta oda eşiyle Agah hoca aracılığıyla tanışmış ve evlenmiş. Olur mu, olmaz mı
derken elimde telefon, bir baktım hocayı arıyorum. Her şeyi anlattım. Hocam ben bu kız için
ölüyorum, başkasına varırsa ya da bana hayır derse yaşayamam dedim. Hocam çok sakin bir şekilde
beni dinledi ve o kızı ayağına getirmek mi istiyorsun dedi? Evet dedim. Tamam o benim işim dedi. Sen
sadece dediklerimi yap ve beklemeye başla, ben bu esnada çalışmalarıma başlayacağım dedi. Sabırla
beklemeye çekildim. Aradan 1 hafta geçti, 2 günde bir gelen kız gelmedi. Kafayı yemek üzereyim,
tamam diyorum büyü ters tepti ve kızı tamamen kaybettik. Tam 1 hafta üzerine bir öğlen saatinde
çıktı geldi. Çok nazlı bir şekilde 1 haftadır hasta yatıyorum, insan bir aramaz mı Ziya dedi. Ne
diyeceğimi şaşırdım. Kekelemeye başladım. Zor zahmet geçmiş olsun diyebildim. Öğlen oldu hadi
çıkalım bir şeyler yiyelim dedi Allah'ım kız bana çıkma teklif ediyordu. Tabi hemen arabaya attığım
gibi Artvin'in en güzel yemek salonuna götürdüm. Çok samimi, içten ve sevecen davranıyordu.
Yemekte kendimi tutamadım ve ya ben hep bunu istedim ama bir türlü açılıp da davet edemedim
dedim. Bende senden hep teklif bekledim ama senden gelmeyince ben yemeğe davet etmek zorunda
kaldım dedi. Artık sen sık sık davet edersin dedi. O günden sonrada çıkmaya başladık. Hocam şimdi o
güzel, nazlı kızla evliyim ve 1 aya kadarda bir kızımız olacak. Bunların hepsi sizin sayenizde
Artvin'den selamlar ve sevgiler….
Gizem SOYLU - KAYSERİ
Bu aileler her yerde aynımı acaba? İnanın çok merak ediyorum. Neden evlatlarının mutluluğunu
yaşamak yerine, o mutluluğa çomak sokmaya çalışırlar. Ne yazık ki belki hepsi öyle değildir ama
benim eşimin ailesi o şekildeydi. Tam 6 sene birini sevdim. Benim ailemde, onun ailesi de bizleri çok
iyi biliyorlardı. 6 Yıl boyunca gelip istemediler, evlenemeyelim diye. Sonra eşimin baskılarına
dayanamayıp istediler ama istemeden tutunda, nişana, düğüne kadar her şeyde burnumdan
getirdiler. Özellikle kayınvalidem. Diğer eltilerimin yanında bana istenmeyen, aileye zorla giren gelin
muammelesi yapıyordu ve her defasında küçük düşürüyordu. Eşime durumu anlattığım zaman, susma
cevabını ver diyordu. Nereye kadar cevap verebilirsin ki karşında ki eşinin annesi. Bir dili vardı,
yılandan, akrepten daha beter. Bir gün ağzından güzel söz duymadım. Çıldırma noktasına geldim. İlk 2
yıl bir şekilde idare ettik, sonra eşimin işleri ters gidince onların aile apartmanına taşınmak zorunda
kaldık. Kapıyı her açtığımda kayınvalidemle burun buruna geliyorduk ve laf sokmak için hazırda
bekliyordu. Evlerinde kaldığımız için artık eşimde ses çıkartamıyordu. Yataktan uyandığım her gün
artık benim için işkenceydi. Çoğu zaman uyanmak ve karşı karşıya gelmek bile istemiyordum. Bir gün
apartmandan yabancı bir komşum, kızım sen bunu neden çekiyorsun, senin çektiğin gavura yazık
dedi. O an kafamda bir şeyler yandı. El bile düştüğüm durumu görüp, halime acıyordu. Allah'ım ben
ne hallere düştüm dedim. Bir medyum bulmak için internete girdim. Kadın medyumlar yazar yazmaz
Agah hocam çıktı karşıma. Yaşadıklarımı göz yaşları içinde bir bir anlattım. Hocam beni bu ızdıraptan
kurtar yoksa canıma kıymayı düşünüyorum dedim. Hoca, kızım sakinleş, her şeyin bir ilacı var dedi.
Kayın valideme beni sevmesi için bir büyü yaptı. Biraz sakince evinde bekle ve olanları bana ara haber
ver dedi. Aradan birkaç gün geçti. Bir sabah uyandım, kapı çalıyor. Açtım, karşımda kayınvalidem. Hoş
geldin anne dedim. Hoş buldum kızım, bir kahve yap içelim dedi. Şokları yaşadım, ilk defa bana gelin,
şu, bu dememişti ve kızım demişti. Kahvemizi yaptım, karşılıklı içtik. Bana diğer gelinlerden bahsetti.
Onu çok üzdüklerinden ama benim onu şimdiye kadar hiç üzmediğimden bahsediyordu. Allah'ım bu
rüya olmalı dedim. En çok nefret ettiği ben, bir numaralı gelini olmuştum. O günden sonrada bir daha
beni kıracak asla ne kelime etti, nede imada bulundu. Bu sevgiyi kayınvalidemin kalbine siz koydunuz
hocam. Sizinde ne muradınız varsa gerçek olur inşallah.
Fatma GÜLDAL - KAYSERİ
Medyum Agah Hocam merhaba ben Aslı buraya yazarak size teşekkür etmek istedim hocam umarım bir sakıncası yoktur siz ne mübarek insansınız beni eşime kavuşturdunuz Allah da sizi kabul eylesin . Sizi değerli arkadaşlara ısrarla tavsiye ediyorum Agah hocam gibi hoca yok 4 kişiyle çalıştım hiç biri işimi çözemedi sizden başka Allah'a emanet olun .
Kerimcan POLAT - İSTANBUL
Agah Hocama nasıl teşekkür etsem azdır. Sevdiğim kadını 2 gün içinde bana getirdi. Benim umutlarım tükenmişken bana çare oldu. Yıllarca sevdiğim kadın asla beni terk etmez derken sebepsiz yere benden ayrıldı.Onsuz asla yapamazdım arıyordum açmıyordu. Yüzünü görmüyordum. İnternette tüm medyumları gezdim hepsi yalanla beni kandırdı. En son Agah hocamın sitesini inceleyip hocamı araştırdım ve arayıp randevu aldım.Bütün işlemimi Agah Hocama devir ettim. Hocam işlemlere başladı ve başladığının gecesinde sevdiğim kadın bana mesaj attı. Beni hiç bırakmayacağını ve evlenmek istediğini söyledi.
Merve KAŞIKÇI - KAYSERİ
Medyum Agah Hocayla tanışana dek hayatımda herşey ters gidiyordu.Eşim benden nefret ediyordu.Oysaki severek evlenmiştik.Birbirimizden vazgeçemezdik biz.Ama nasıl oldu bilmiyorum bir anda benden vazgeçti.Kendime çare ararken internette Agah Hocama ulaştım.Randevu aldım ve hocama içinde bulunduğum durumu tek tek en başından anlattım.Agah Hoca gerekli bilgileri aldı benden.Tüm işlemleri benim yanımda gözümün önünde yaptı.Çok çaba harcayarak işlemi tamamladı.Yapmam gerekenleri söyledi ve 3 gün sonra eşim aradı barışmak istediğini söyledi.Allah Agah Hocamdan razı olsun.